Esas No: 2011/1563
Karar No: 2011/2339
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/1563 Esas 2011/2339 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ANTALYA 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/04/2010
NUMARASI : 2009/25-2010/108
Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, Hazine ile kayden malik oldukları 2 parselde kayıtlı taşınmaza davalının hiçbir hakkı olmadığı halde bina yapmak ve ağaç dikmek sureti ile elattığını ileri sürerek, elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil isteklerinde bulunmuştur.
Davalı, çekişme konusu taşınmaz hazineye aitken iyiniyetli olarak bina yaptığını ve ağaç diktiğini, imar uygulaması sonucu taşınmazın davacıya geçtiğini, elatmaya karar verilmesi halinde bina ve ağaçların rayiç değerlerinin depo ettirilmesi gerektiğini belirterek, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davalının haklı ve geçerli bir nedeni olmadan çekişme konusu yere bina yapmak ve ağaç dikmek sureti ile elattığı gerekçesi ile elatmanın önlenmesi ve yıkım istemlerinin kabulüne, ecrimisil isteğinin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi .. raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.
Mahkemece, elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğinin kabulüne, ecrimisil isteğinin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden, çekişme konusu 2 parsel sayılı taşınmazın paylı mülkiyet üzere olduğu, davacı ile dava dışı kişilerin taşınmazda paydaş bulundukları, davalının ise taşınmazda kayıttan ve mülkiyetten kaynaklanan bir hakkının bulunmamasına karşın bina yapmak ve ağaç dikmek suretiyle çekişmeli taşınmaza elattığı mahkemece belirlenerek elatmanın önlenmesi ile pay oranında ecrimisile karar verilmiş bulunmasında kural olarak bir isabetsizlik yoktur.
Ancak, çekişme konusu taşınmaz paylı mülkiyet hükümlerine tabi olup dava dışı paydaşlar bulunmaktadır. Davada elatmanın önlenmesi isteği yanında yıkım isteği de vardır. Hemen belirtilmelidir ki, taşınmaz üzerinde bulunan muhtesatın Türk Medeni Kanununun 684. maddesi uyarınca taşınmazın bütünleyici parçası (mütemmim cüz) niteliğinde bulunduğu, zeminin mülkiyetine tabi olacağı açıktır.
Buna göre, dava dışı paydaşların da yıkım istekli davada yer almaları zorunludur. Zira, aynı zamanda aralarında iddianın niteliğine göre zorunlu dava arkadaşlığı bulunmaktadır. Mahkemece bu hususun gözetilmemiş olması doğru görülmemiştir.
Hal böyle olunca, çekişme konusu taşınmazın diğer paydaşlarının da davada yer almalarının sağlanması, taraf teşkilinin oluşturulması ondan sonra yıkım isteği bakımından bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere karar verilmesi doğru değildir. Davalının temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 02.03.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.