Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/872 Esas 2011/2272 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/872
Karar No: 2011/2272

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/872 Esas 2011/2272 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Antalya 6. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen bir davada, kayıt miktar fazlasının iptali ve tescil isteği reddedilmiştir. Gerekçe olarak, 3402 sayılı Yasa'nın 12/3. maddesinde öngörülen hak düşürücü sürenin geçmiş olması gösterilmiştir. Ancak, karar düzeltme isteği sonucunda, 6099 sayılı Yasa'nın 16. maddesiyle değişik 3402 Sayılı Yasa'nın 36/A maddesi dikkate alındığında, yargılama giderleri ve avukatlık ücretleri davalıya yükletilemeyeceği belirtilmiştir. Kararın bozulması için karar düzeltme isteği kabul edilmiştir.
Detaylı açıklama:
- 3402 sayılı Yasa'nın 12/3. maddesi: “Müspet bir hükümlülük getiren kadastro tarihinden itibaren bir yıl içinde yapılacak başvuru hakı düşer”.
- 6099 sayılı Yasa'nın 16. maddesiyle değişik 3402 Sayılı Yasa'nın 36/A maddesi: “Taşınmaz künyesine kesinleşmiş bir hüküm veya tescil şerhi kaydedilene kadar yargılama giderlerinin davalıya yükletilemeyeceği” hükmünü içermektedir. Ayrıca, yargılama giderlerinin davalı lehine tayin edilip edilemeyeceği konusu değerlendirilmelidir. 29.05.1957 tarih, 4/16 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince yargılama giderleri arasında avukatlık ücreti de bulunmaktadır.
1. Hukuk Dairesi         2011/872 E.  ,  2011/2272 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ANTALYA 6. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 01/06/2010
    NUMARASI : 2010/174-2010/217

    Taraflar arasındaki davadan dolayı Antalya 6. Asliye Hukuk Hakimliğinden verilen 01/06/2010  gün ve 2010/174 esas 2010/217 karar  sayılı  hükmün onanmasına  ilişkin olan 25.10.2010  gün ve  9448-10917  sayılı kararın düzeltilmesi süresinde  davacı  Hazine  vekili  tarafından istenilmiş olmakla, dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü:
     Dava, kayıt miktar fazlasının iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
    Mahkemece, hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Gerçekten de, kadastro tespit tarihi ile dava tarihi arasında 14.3.2009 tarihinde yürürlüğe giren 5841 Sayılı Yasa ile değişik 3402 Sayılı Yasa"nın 12/3.maddesinde öngörülen hak düşürücü sürenin geçtiği anlaşıldığından, davanın reddine karar verilmesi doğrudur. Davacı Hazinenin öteki itirazları yerinde değildir, reddine.
    Ancak, karar düzeltme aşamasında yürürlüğe giren 11.1.2011 tarih ve 6099 Sayılı Yasa"nın 16. maddesiyle değişik 3402 Sayılı Yasa"nın 36/A maddesindeki “... yargılama giderlerinin davalıya yükletilemeyeceği” hükmü ile hak düşürücü sürenin hukuki niteliği ve yerleşik Yargıtay kararları birlikte gözetilerek, yargılama giderlerinden ve  29.05.1957 tarih, 4/16 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince yargılama giderlerinden sayılan avukatlık ücretinden davalının sorumlu tutulup tutulamayacağının; ayrıca, davalı lehine avukatlık ücreti tayin edilip edilemeyeceğinin değerlendirilmesi için karar bozulmalıdır.
    Anılan husus, karar düzeltme isteği üzerine yeniden yapılan incelemede anlaşıldığından, Hazinenin karar düzeltme isteğinin HUMK."nun 440. maddesi uyarınca kabulüyle, Dairenin 25.10.2010 tarih, 9448-10917 sayılı onama ilamının ortadan kaldırılmasına, yerel mahkemenin 01.06.2010 tarih, 174-217 sayılı kararının yukarıda açıklanan nedenden ötürü HUMK."nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA,alınan  peşin  harcın  temyiz  edene geri  verilmesine, 02.03.2011  tarihinde  oybirliğiyle  karar  verildi.

    Hemen Ara