Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/218 Esas 2011/2047 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/218
Karar No: 2011/2047

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/218 Esas 2011/2047 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2011/218 E.  ,  2011/2047 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : SİLİVRİ 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 05/05/2010
    NUMARASI : 2010/69-2010/213

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacılar, miras bırakanın tek erkek çocuğu olan davalı M.. A.."ye vermiş olduğu vekaletnameyle, murise ait 9492 ve 9493 parsel sayılı ve üzerlerinde havuzlu villalar bulunan taşınmazların satış suretiyle murisin öz yeğeni olan diğer davalı E.."a temlik edildiğini, yapılan işlemin muvazaalı olduğunu ileri sürerek, tapu iptali ve miras payları oranında tescil isteğinde bulunmuşlardır.
    Davalılar, davalı M.. A.."nin miras bırakanın verdiği yetki ve talimatlar gereğince hareket ettiğini ve aynı vekaletnameyle dava dışı çok sayıda satış işlemi yaptığını, satış bedellerinin de murisin istediği şekilde kullanıldığını, davalı E.."ın armatör olup, alım gücünün bulunduğunu, muvazaa iddiasının doğru olmadığını, miras bırakanın davacılara birçok taşınmaz temlik ettiğini belirterek, davanın reddini savunmuşlardır.
    Davanın reddine dair önceden verilen kararın, Dairece; "...miras bırakanın yapmış olduğu temlikin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu, öyle ise, davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği..." gerekçesiyle bozulması üzerine mahkemece bozma ilamına uyularak davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Karar, davalılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
    Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olup, hükmüne uyulan bozma ilamı doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik yoktur. Davalıların bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde değildir, reddine.
    Ancak; davacılardan B.. T.."ın yargılama sırasında vefat ettiği ve mirasçıları olan T..B.. ile M.. T..Ö.."in davayı sürdürdükleri ve adı geçenlerin miras bırakan A.. R.. T.’dan hükme esas alınan veraset ilamında yer almadıkları gözetilmeksizin, Türk Medeni Yasasının 28.maddesi uyarınca ölümle şahsiyet son bulacağına göre, ölü kişi Birsen adına sicil oluşturulacak şekilde tescil hükmü kurulmuş olması doğru değildir. 
    Öte yandan, davacıların miras payları oranında iptal ve tescile karar verildiğine göre, çekişmeli taşınmazların dava tarihi itibariyle değerleri toplamından, davacıların miras paylarına isabet eden miktarın dava değeri olacağı nazara alınarak, bu değer üzerinden harç ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, dava konusu taşınmazların akit tarihi itibariyle belirlenen değerlerinin toplamı üzerinden fazla harç ve vekalet ücretine hükmolunması da isabetsizdir.
    Davalıların bu yönlere değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile, hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 24.02.2011  tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
    .

    Hemen Ara