Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/971 Esas 2011/1995 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/971
Karar No: 2011/1995
Karar Tarihi: 24.02.2011

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/971 Esas 2011/1995 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacılar, komşularının taşınmazından kendilerine zarar veren seranın yıkılmasını ve elatmanın önlenmesini talep etmişlerdir. Mahkeme, davalının taşınmazından davacı taşınmazına akan suların zarar vermemesi için beton tahliye kanalı yapılmasına, ayrıca imara aykırı yapılan ek bina nedeniyle yıkım kararı vermiştir. Ancak, imara aykırılık nedeniyle yıkım talebi reddedilmiştir. Mülkiyet hakkı, komşuluk ilişkileri ve zorunlu çıkar çatışmalarını düzenleyen Medeni Kanun'un ilgili maddeleri açıklanmıştır.
Kanun maddeleri:
- Medeni Kanunun 683. maddesi: Mülkiyet hakkının sınırlanabileceği
- Medeni Kanunun 737. maddesi: Komşuluk ilişkilerinden doğan ödevler
- 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 32. ve 42. maddeleri: İmara aykırılıkların idari yargı ve yaptırımları.
1. Hukuk Dairesi         2011/971 E.  ,  2011/1995 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : SİLİFKE 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 28/09/2010
    NUMARASI : 2007/5-2010/439

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacılar, kayden 341 parsel sayılı taşınmazlarına komşu 1739 parsel maliki davalı tarafından sınıra bitişik olarak inşa edilen seranın çatısından akan yağmur sularının zarar verdiğini, ayrıca muhtesatın taşınmazlarına tecavüzlü olduğunu ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerinde bulunmuşlardır.
    Davalı, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davalının taşınmazından davacı taşınmazına akan suların zarar vermemesi için beton tahliye kanalı yapılmasına, marangoz atölyesinin bitişiğinde yer alan ek yapının çekme mesafesine uyulmadan yapıldığı anlaşıldığı gerekçesiyle yıkımına karar verilmiştir.
    Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
    Dava, komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Dosya içeriğinden, toplanan delillerden; dava konusu 341 parselin davacılara miras bırakanlarından miras yoluyla intikal ettiği, davalının ise komşu 1739 parsel sayılı taşınmazın maliki olduğu görülmektedir. Mahkemece yapılan uygulama sonucu alınan bilirkişi raporu kapsamından davalıya ait taşınmazda bulunan seranın davacılara ait taşınmaza herhangi bir tecavüzünün bulunmadığı ancak seranın çatısından akacak yağmur sularının davacılara ait taşınmaza zarar verdiği, bu zararın giderilmesi için beton su tahliye kanalı yapılmasının gerekli olduğu, öte yandan davalıya ait marangoz atölyesinin doğu tarafına yapılan ek binanın davacıların tam sınırının üzerinde olduğu, imar yasasındaki çekme mesafelerine uyulmadığı, ek binanın çatısında yağmur tahliye olukları bulunduğundan yağan yağmur sularının davacılara ait taşınmaza akmadığı anlaşılmaktadır.
    Bilindiği üzere, Çağdaş hukuk sistemlerindeki tanımıyla mülkiyet: geniş haklar, buna bağlı yetkiler ile birlikte bazı ödevlerin oluşturduğu bir hukuksal kurumdur. Başka bir söyleyişle mülkiyet, tanıdığı geniş hak ve yetkilerin yanında bazı ödevlerde yükleyen bir ayni haktır. Medeni Kanunun 683. maddesinde "Bir şeye malik olan kimse hukuk düzeninin sınırları içinde, o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir." hükmü getirilmek suretiyle mülkiyet hakkının kanunla kısıtlanabileceğine işaret olunmuştur. Bu doğrultuda olmak üzere, taşınmaz malikini komşusuna zarar verebilecek her türlü taşkınlıklardan kaçınmakla yükümlü kılan aynı kanunun 737. maddesi, komşuluk ilişkilerinden doğan zorunlu çıkar çatışmalarını düzenlemiş, bir arada yaşamak durumunda olan, komşu taşınmaz maliklerinin ekonomik, sosyal çıkarlarını dengede tutabilmek için onlara katlanma ve kaçınma ödevleri yüklemiştir.
    O halde, bir toplumda birlikte yaşama olanağı sağlayan insancıl, gerçekçi, zorunlu temel hukuk kuralına göre, hakim; somut olayın özelliğini, taşınmazların konumlarını, kullanma amaçlarını, niteliklerini, yöresel örf ve adetleri, toplumun doğal ihtiyaç ve gerçeklerini gözönünde bulundurarak, komşuların birbirlerine göstermekle yükümlü oldukları olağan katlanma ve hoşgörü sınırını aşan bir taşkınlığın bulunup bulunmadığını saptama, zararı giderici önlemlerden en uygununu bulma, kaçınılmaz müdahaleleri yapmak suretiyle özverileri denkleştirme durumundadır.
    Bunun içinde zararın niteliği, kapsamı ve ne surette giderileceği yönünde tarafların tüm delilleri toplandıktan, gerektiğinde yerinde keşif yapıldıktan sonra uzman bilirkişilerden bilim ve tekniğe uygun gerekçeli rapor alınması zorunludur.
    Somut olaya gelince; davalı tarafından kendi taşınmazına yapılan seradan akan suların davacılara ait taşınmaza ve ürüne zarar verdiği belirlenerek uzman bilirkişi görüşü doğrultusunda beton tahliye kanalı yapılmasına karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Davalının bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine.
    Ancak, davacı tarafından yıkımı istenen muhtesat bölümü davalının kendi taşınmazına ruhsatlı olarak inşa ettiği atölyeye ek ruhsatsız ve baraka niteliğinde olan bu yapıda tamamen davalının mülkiyet alanı içerisinde kalmaktadır. Öte yandan, bu yapının çinko kaplı ve oluklu olduğu ve halen davacılara ait taşınmaza herhangi bir zararının bulunmadığı keşfen sabittir. İleride oluşabilecek zararlardan söz edilerek diğer bir deyişle muhtemel zarar gerekçesiyle yıkıma karar verilmesi isabetsizdir. Salt çekme mesafesine uyulmaması ve bu suretle imara aykırı davranılmış olması idari yargı ve idari yaptırımı gerektirir. (3194 SK. 32 md., 42 md.)
    Hal böyle olunca, çekme mesafesine aykırı yapılan barakanın yıkım talebinin reddi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.
    Davalının bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile kararın HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 24.02.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

     

    Hemen Ara