Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/105 Esas 2011/1521 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/105
Karar No: 2011/1521

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/105 Esas 2011/1521 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, kayden malik olduğu taşınmazını davalıya yapı eksikliklerini gidermesi için vermiş ancak davalı taşınmazı pansiyon olarak işletmiştir. Mahkeme, elatmanın önlenmesi isteğini kabul etmiş, ecrimisil isteğini kısmen kabul etmiştir. Ancak temyizde, davalının kullanımının muvafakata dayalı olduğu ve davanın açılması ile muvafakatın geri alındığı, dolayısıyla fuzuli şagilin taşınmazı kullanmasından dolayı ecrimisil isteğinin reddedilmesi gerektiği kararı çıkmıştır. Kararda, Borçlar Kanunu'nun 299 ve devamı hükümleri gereğince şifahi olarak ariyet bağıtı kurulduğu ve davacının dava açması ile akdin feshedildiği de belirtilmiştir. Kanun maddeleri olarak Borçlar Kanunu'nun 299 ve devamı hükümleri, 304. maddesi gibi hükümler açıklanmıştır.
1. Hukuk Dairesi         2011/105 E.  ,  2011/1521 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : YALOVA 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 30/06/2010
    NUMARASI : 2009/11-2010/189

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı, kayden malik olduğu 2 parsel sayılı taşınmaz üzerinde 8 daireden oluşan 4 katlı binasının bulunduğunu, binanın iç yapı eksikliklerini gidermek için davalıya verdiğini, işi biten davalının taşınmazı teslim etmeyerek  pansiyon olarak işlettiğini  ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve ecrimisile karar verilmesini istemiş, aşamalarda ecrimisil miktarı yönünden dava dilekçesini ıslah etmiştir.  
    Davalı, çekişme konusu yerin bir kısım inşaat işlerini yaptığı halde, davacının parasını ödemediğini, bu alacağına karşılık davacının onayı ile taşınmazı pansiyon olarak işlettiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.  
    Mahkemece, çekişme konusu taşınmaza, davalının haklı ve geçerli bir nedeni olmadan müdahalesinin  sabit olduğu gerekçesi ile elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne ecrimisil isteğinin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Karar, davalı  tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi  raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü. 
    Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil  isteğine ilişkindir.
    Mahkemece, elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne, ecrimisil isteğinin   kısmen kabulüne karar verilmiştir.    Toplanan delillere ve tüm dosya kapsamı ile  kayden davacıya ait taşınmazı, davalının haklı ve geçerli bir nedeni olmaksızın kullandığı belirlenmek suretiyle elatmanın önlenmesi isteminin kabul edilmiş olması doğrudur. Davalının  bu yöne ilişkin temyiz itirazları  yerinde değildir. Reddine.  Davalının ecrimisile ilişkin temyizine gelince; davalının çekişme konusu taşınmazı su ve elektrik aboneliğinden anlaşıldığı kadarı ile 2005 tarihinden beri kullandığı, bu süre zarfında davalının taşınmazı kullanımına davacı tarafından ses çıkarılmadığı,  bu  konuda  bir  ihtar veya  uyarıda   bulunmadığına  göre,    kullanmanın  muvafakata  dayalı  olduğu, dava açılmakla muvafakatın geri alındığının kabulünde zorunluluk vardır. Bir başka  ifadeyle  taraflar  arasında  Borçlar  Kanununun 299 ve devamı  hükümleri  gereğince  şifahi  olarak  ariyet  bağıtı   kurulduğu ve  aynı  yasanın  304.  maddesi  hükmüne  göre de   dava  açılmakla  akde  son  verildiği (akdin  feshedildiği) kabul edilmelidir. Buna  göre,  davalı  taraf fuzuli   şagil   olarak  nitelendirilemez. Öyleyse  fuzuli  şagilin  (haksız  işgalcinin) taşınmazı  kullanmasından  dolayı taşınmaz  malikine  ödemekle  yükümlü  olduğu haksız  işgal  tazminatı olan  ecrimisilden  sorumlu  tutulamayacağı  sabittir. O halde, ecrimisil isteğinin reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile ecrimisile hükmedilmesi doğru olmadığı gibi, kabulü göre de; ecrimisil istemli davalarda  ancak dava tarihine kadar gerçekleşmiş olan zararın istenebileceği, dava tarihinden sonra gerçekleşmesi muhtemel zararın ayrı bir davanın konusunu oluşturacak olması karşısında, dava tarihinden sonraki dönemi kapsar biçimde ecrimisile karar verilmesi de  isabetsizdir.  
    Davalının temyiz itirazları belirtilen sebeplerle yerindedir. Kabulü ile,  HUMK"un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA; alınan peşin  harcın  temyiz  edene  geri  verilmesine,16.02.2011  tarihinde  oybirliğiyle karar verildi.

     

    Hemen Ara