Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/4423 Esas 2016/6198 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/4423
Karar No: 2016/6198
Karar Tarihi: 13.06.2016

Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/4423 Esas 2016/6198 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık, dolandırıcılık suçundan mahkum edilmiştir. Sanık, bir araba satmak için anlaştığı katılana farklı bir işyerinde sözleşme imzalatmış ve aracı alarak başka bir kişiye satmıştır. Sözleşmede belirtilen ödeme zamanında ödeme yapılmamış ve katılana ait araştırma sonucu işyerinin sanığa ait olmadığı tespit edilmiştir. Mahkeme, sanığı cezalandırmaya karar vermiştir.
Kanun Maddeleri:
- Türk Ceza Kanunu (TCK) 157/1
- TCK 62
- TCK 53/1
- TCK 58
- TCK 53/1-c
15. Ceza Dairesi         2014/4423 E.  ,  2016/6198 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Dolandırıcılık
    HÜKÜM : TCK’nın 157/1, 62, 53/1, 58 maddeleri gereğince mahkumiyet

    Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanığın katılanın verdiği araç ilanı üzerine katılanı arayarak iş yerine gittiği, ... Mahallesi ... Çarşısında fırının olduğunu oraya giderek senet düzenlemeyi teklif ettiği, birlikte ... çarşısına gittikleri, sanığın burada iş yerine odun çekiliyor diyerek katılanı bir çay ocağına götürerek senet ve sözleşme imzaladıkları, 300,00 TL"de peşinat verdiği, sözleşme gereği katılanın kontak anahtarlarını ve ruhsatı teslim ettiği, sanığın aracı aldıktan sonra hemen bir başka kişiye sattığı, senedin günü geldiğinde ödenmediği, katılanın araştırması üzerine işyerinin sanığa ait olmadığının anlaşıldığı, sanığın telefonlarına ulaşılamadığı olayda; dolandırıcılık suçunun oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1- Sanık hakkında temel ceza tayini sırasında hürriyeti bağlayıcı cezanın alt sınırdan belirlendiği halde adli para cezasının alt sınırdan uzaklaşılarak tespit edilmesi,
    2- TCK’nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksunluğun” sadece sanığın kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise yoksunluğun hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
    Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu aykırılık aynı Kanunun 322. maddesi gereğince yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hüküm fıkrasından adli para cezasına ilişkin sırasıyla "30 gün", “ 25 gün” ve "500 TL" adli para cezası terimlerinin tamamen çıkartılarak yerine, sırasıyla "5 gün", “ 4 gün” ve "80 TL" adli para cezası ibarelerinin eklenmesi ve hüküm fıkrasında yer alan; 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılıp yerine, “TCK"nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 1. fıkranın c bendinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına” ibaresinin eklenmek suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 13/06/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Hemen Ara