Esas No: 2014/931
Karar No: 2016/5747
Karar Tarihi: 02.06.2016
Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/931 Esas 2016/5747 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ...... Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
Dolandırıcılık suçundan sanıkların mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanıklar tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Fikir ve eylem birliği içerisinde hareket eden sanıkların, katılana, malülen emeklilik işlemlerini halledebileceklerini söyleyerek katılandan toplam 3.100 TL aldıkları, ancak katılanın emeklilik işlemlerine yönelik herhangi bir işlem yapmadıkları gibi aldıkları paraları da iade etmedikleri anlaşılan olayda;
1-Sanık .... hakkında kurulan hükmün temyiz incelenmesinde;
Sanık savunması, katılan ve tanık beyanları ile dosya kapsamına göre, mahkemenin sanığın mahkumiyetine yönelik kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın, suça konu olay ile ilgisinin bulunmadığına ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
2-Sanık ..... hakkında kurulan hükmün temyiz incelenmesine gelince;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın, hakkında lehe hükümlerin uygulanmadığına ilişkin temyiz itirazlarının reddine; ancak;
5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin 1. fıkrasının c bendinde yer alan haklardan, sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmetten bulunmaktan yoksun bırakılmaya ilişkin hak yoksunluğunun aynı maddenin 3. fıkrasına göre koşullu salıverilme tarihinden itibaren uygulanmayacağı gözetilmeden, alt soyu dışındaki kişileri de kapsayacak şekilde 53/1-c maddesi gereğince güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına hükmedilmesi,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılanmayı gerektirmeyen bu hususta, aynı kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, hüküm fıkrasından, 5237 sayılı Kanun"un 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün tamamen çıkartılıp yerine, "5237 sayılı TCK"nın 53. maddenin 3. fıkrası uyarınca, 1. fıkranın c bendinde yer alan, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine kadar, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına" denilmek suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 02.06.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.