Esas No: 2014/2503
Karar No: 2016/5674
Karar Tarihi: 01.06.2016
Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/2503 Esas 2016/5674 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin, hükmedilen cezanın on yıl hapis cezasından aşağı olması nedeniyle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 318 ve 5271 sayılı CMK"nın 299.maddeleri gereğince reddine karar verilerek yapılan incelemede;
Sanığın, satış temsilcisi olarak çalıştığı katılan şirkete, başka şirketlerden sipariş almış gibi tanzim ettiği sahte sipariş formları ve 45.500 TL ile 12.000 TL bedelli iki adet çeki vererek, malzemeyi kamyona yükleyerek ayrıldığı ve kendisine menfaat temin ettiği, bu suretle sanığın nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işlediğinin iddia ediliği olayda;
1- Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde,
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafinin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,
2- Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde,
Dosya kapsamına göre, sanığın nitelikli dolandırıcılık suçundan mahkumiyetine yönelik kabulde isabetsizlik görülmemiş olup, sanığın malzemelerin zilyetliğini tanzim ettiği sahte çekler sebebi ile hileli şekilde ele geçirmiş olması nedeniyle, tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
a) Sanığın kendi çalıştığı şirkete yönelik olarak TCK"nın 158/1-h maddesinde belirtilen nitelikli dolandırıcılık suçunu işlemesinin mümkün olmadığı gözetilmeksizin, aynı Kanun"un 158/1-f maddesi yanında, TCK"nın 158/1-h maddesinin de yazılması,
b) 5237 sayılı TCK"nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f) (j) ve (k )bentlerinde sayılan hallerde adli para cezasının tayininde tespit olunacak temel gün, suçtan elde olunan haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde asgari ve bu miktara yükseltilerek belirlenecek gün sayısı üzerinden arttırma ve eksiltmeler yapıldıktan sonra ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı aynı kanunun 52. maddesi uyarınca, 20-100 TL arasında takdir olunacak miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezasının belirlenmesi gerektiği gözetilmeksizin TCK"nın 158/1-f. son maddesi gereğince temel ceza belirlenirken doğrudan haksız elde olunan yararın iki katının esas alınması fazla adli para cezası tayini,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8.maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasından “TCK"nın 158/1-h maddesi” ibaresinin çıkartılması suretiyle ve ayrıca, adli para cezasına ilişkin sırasıyla “600 gün”, “12.000 TL”, “115.000 TL” ve “95.833 TL” adli para cezası terimlerinin tamamen çıkartılarak yerine sırasıyla “5750 gün”, “4791 gün” ve “95.820 TL" ibaresinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 01/06/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.