Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2016/1451 Esas 2016/5502 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/1451
Karar No: 2016/5502
Karar Tarihi: 30.05.2016

Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2016/1451 Esas 2016/5502 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık, sahibinden.com sitesindeki ilanda belirtilen telefonu satın almak isteyen şikayetçiden para almasına rağmen telefonu göndermediği için dolandırıcılık suçundan mahkum edildi. Dosya incelendi ve mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik bulunmadığı sonucuna varıldı. Ancak, Yargıtay bozma ilamında kazanılmış hakların saklı tutulması gerektiği gözetilmediği için hüküm bozuldu. Sanık hakkında yeniden yargılama yapılmadan daha önce verilmiş olan hüküm fıkrasına \"CMUK\"un 326/son maddesi gereğince sanığın kazanılmış hakları gözetilerek sonuç olarak bozmadan önceki hükümde yer alan 7.200,00 ve 2.400,00 TL adli para cezası ile cezalandırılması kararlaştırıldı. Taksitlendirme ile TCK'nın 53. maddesi uygulanmadı. Kanun maddeleri: TCK 158/1-f-son, 52/4, 53; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu; 5320 sayılı Kanun’un 326/son maddesi; 1412 sayılı CMUK'un 321 ve 322. maddeleri.
15. Ceza Dairesi         2016/1451 E.  ,  2016/5502 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Dolandırıcılık
    HÜKÜM : TCK’nın 158/1-f-son, 52/4 ve 53. maddeleri uyarınca mahkumiyet

    Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü.
    Şikâyetçinin, www.sahibinden.com adlı siteye konulan ilandaki irtibat numarasını arayıp, pazarlık sonucunda Nokia N 97 marka telefonun alım satımı için belirtilen parayı ... bankasına yatırmasına rağmen, sanığın cihazı göndermediği anlaşıldığından, eyleminin 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 158/1-f. maddesinde öngörülen nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturduğuna dair mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Yargıtay bozma ilamına konu 12.03.2013 tarih ve 2012/390-2013/134 sayılı mahkûmiyet hükmünün yalnızca sanık tarafından temyiz edilmiş olması nedeniyle aleyhe temyiz bulunmaması karşısında; bozmadan sonra hüküm kurulurken 5320 sayılı Kanun’un 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkının saklı tutulması gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesine istinaden halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta, aynı kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, anılan maddenin verdiği yetkiye istinaden sanık hakkında kurulan hüküm fıkrasına "CMUK"un 326/son maddesi gereğince sanığın kazanılmış hakları gözetilerek sonuç olarak bozmadan önceki hükümde yer alan 7.200,00 ve 2.400,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, sanığın adli para cezalarını aylık eşit taksitler olmak üzere 10 eşit taksitte ödemesine, taksitlerden birini zamanında ödenmemesi halinde geri kalan kısmının tamamının tahsil edileceği ve ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin ihtarına” cümlelerinin eklenmesi ve taksitlendirme ile TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısımların hüküm fıkrasından çıkarılması suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 30.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Hemen Ara