Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2012/11648 Esas 2012/15344 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/11648
Karar No: 2012/15344
Karar Tarihi: 18.12.2012

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2012/11648 Esas 2012/15344 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2012/11648 E.  ,  2012/15344 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İZMİR 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 10/05/2012
    NUMARASI : 2011/595-2012/151

    Yanlar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve yıkım davası sonunda, yerel mahkemece  davanın, kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalılar tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi,  Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
    Dava çaplı taşınmaza el atmanın önlenmesi ve yıkım isteklerine ilişkindir.
    Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Bilindiği üzere, yargılamanın sağlıklı bir biçimde sürdürülebilmesi, iddia ve savunma ile ilgili delillerin eksiksiz toplanıp tartışılabilmesi, davanın süratle sonuçlandırılabilmesi, öncelikle tarafların yargılama gününden haberdar edilmeleri ile mümkündür.
    Tarafların davada yer almaları, dava ile ilgili işlemleri öğrenmeleri ve kendilerine tanınan hakları kullanmaları usulüne uygun olarak tebligat yapılması ile sağlanabilir.
    Taraflara tebligat yapılmasını düzenleyen 6100 sayılı HMK 27. (1086 sayılı HUMK.’nun 73.) maddesi hükmünde çok açık bir şekilde vurgulanan Hukuki Dinlenme Hakkı, Anayasanın 36. maddesinde ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. maddesinde açıklanan adil yargılanma hakkının en önemli unsurudur. Mahkeme, kural olarak tarafların iddia ve savunmalarını bildirmeleri için usulüne uygun olarak davet etmeden hükmünü veremez.
    Kişinin kendisinden habersiz yargılama yapılarak karar verilmesi kural olarak mümkün değildir. Öncelikle yasaya uygun biçimde taraf teşkilinin tamamlanmasından sonra işin esasına girilmesi asıldır.
    Somut olayda, Dairenin bozma kararı doğrultusunda davalı tarafa ait 10 parsel sayılı taşınmazın diğer paydaşı da davaya dahil edilmiş ise de kendisine dava dilekçesi 7201 sayılı Tebligat Kanununun 21. maddesine göre tebliğ edilmiştir. Tebligat parçasında muhatabın adreste bulunmadığı ifade edildikten sonra komşusu A... K..."ya haber verildiği ve imzadan imtina ettiği bildirilmiştir. Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 29. maddesinde sözü edilen muhatabın adreste bulunmama nedeni belirtilmemiştir. Bu durumda tebligatın yöntemine uygun olduğu söylenemez.
    Hal böyle olunca E... D..."a usulüne uygun olarak tebligat yapılarak, taraf teşkili sağlanmaksızın, davalının savunma hakkının kısıtlanması suretiyle yargılamanın yapılması ve yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması isabetsizdir. Davalıların bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü  (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK."nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların incelenmesine şimdilik yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 18.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar  verildi.

    Hemen Ara