Resmi belgede sahtecilik - nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2013/29905 Esas 2016/5204 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/29905
Karar No: 2016/5204
Karar Tarihi: 23.05.2016

Resmi belgede sahtecilik - nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2013/29905 Esas 2016/5204 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi         2013/29905 E.  ,  2016/5204 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, nitelikli dolandırıcılık
    HÜKÜM : a-TCK"nın 204/1, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet (Sanık ... hakkında ayrıca TCK"nın 58. maddesi)
    b-TCK"nın 158/1-f, 168/1, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet (Sanık ... hakkında ayrıca TCK"nın 58. maddesi)

    Resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarından sanıkların mahkumiyetine ilişkin hükümler sanıklar müdafiileri tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Sanıkların, katılandan aldıkları mal karşılığında sahte olduğu belirlenen ve keşidecisinin ... Petrol Şirketi olan üç adet çeki katılana verdikleri ve daha sonra da katılana ödeme yapmadıkları, yapılan incelemede, çeklerdeki imzaların katılana ait olmadığının belirlendiği, böylece sanıkların resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarını işlediklerinin iddia edildiği olayda,
    Gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde ortaya çıkarılması açısından; sanık ..."in, ilk aşamada katılana senet verildiğini, söz konusu çekin, katılandan alınan araçların teslim alınmasından 2-3 ay sonra teminat olarak verildiğini belirttiği ve ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03/03/1998 tarih ve 6/8-69 E. K. sayılı kararında da açıklandığı üzere, önceden doğmuş bir borç için hileli davranışlarda bulunulması halinde, zarar veya borç kandırıcı nitelikte davranışlar sonucu doğmayacağından dolandırıcılık suçunun unsurları itibariyle oluşmayacağı dikkate alınarak, sanıkların ve katılanın yeniden ifadelerinin alınarak söz konusu çekin önceden doğan borç karşılığı verilip verilmediğinin sorulması, buna dair belgelerin dosyaya konulması, ayrıca çeki alan katılana, keşideci şirketle daha önce ticari ilişki içinde olup olmadığı, şirket yetkilisi olarak kimleri bildiği, sanıkların yetkili olup olmadıklarını bilip bilmediği hususların sorularak ne şekilde iradesinin sakatlandığının belirlenmesi, çekin verilmesine esas olan ticari ilişkiye dair kayıtların getirtilerek dosyaya konulması, sanık ..."in, keşideci şirketin ortaklarının kardeşi ... ve ... olduğunu, bu kişilerin rızasıyla çek keyide ettiğini belirttiği dikkate alınarak, ilgili şirketin suç tarihinden önce ve sonra ortaklarının kim olduğunun ticaret sicilinden sorularak tespit edilmesi, sanıkların şirket ortağı olup olmadıklarının belirlenmesi, şirket ortaklarının da ayrıntılı olarak ifadelerinin alınarak, sanık ..."e çek keşide etme yönünde açık veya sözlü yetki verilip verilmediği, suça konu çeklerin imzalanması konusunda muvafakatlerinin bulunup bulunmadığının sorulması, sanıkların suç tarihinden önce yine keşideci şirket adına çek keşide edip etmedikleri hususu ile suça konu araçların keşideci şirket için alınıp alınmadığının araştırılması, keşideci şirket yetkililerinin, suça konu çeklerle ilgili imza inkarında bulunup bulunmadıklarının tespit edilmesi, varsa buna dair icra dosyalarının getirtilip incelenerek, onaylı suretlerinin dosyaya konulması, belgede sahtecilik suçuna konu teşkil eden çeklerin asıllarının dosyaya getirtilerek, yapılan sahtecilikte aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının takdir ve tayininin hakime ait olduğu da dikkate alınarak, söz konusu çekin mahkeme heyeti tarafından incelenip özelliklerinin zapta geçirilmesi, bu şekilde, sahtecilikte aldatma kabiliyeti bulunup bulunmadığının tespiti, sanıkların, katılanın zararını soruşturma sırasında giderdikleri dikkate alınarak, suç kastıyla hareket edip etmediklerinin de karar yerinde tartışılmasından sonra sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ve yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hüküm tesisi,
    Kabule göre de;
    5237 sayılı TCK"nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f), (i) ve (k) bentlerinde sayılan hallerde adli para cezasının tayininde tespit olunacak temel gün, suçtan elde olunan haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde asgari ve bu miktara yükseltilerek belirlenecek gün sayısı üzerinden arttırma ve eksiltmeler yapıldıktan sonra ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı aynı kanunun 52. maddesi uyarınca, 20-100 TL arasında takdir olunacak miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezasının belirlenmesi gerektiği ve buna göre, haksız menfaat miktarının 460.200 TL, haksız menfaatin iki katının 920.400 TL olduğu dikkate alınarak temel cezanın bu miktardan az olmayacak şekilde belirlenip sanıkların 46.020 gün adli para cezasıyla cezalandırılmalarına, aynı Kanun"un 168/1. maddesi gereğince cezasından 2/3 oranında indirim yapılarak 15.340 gün adli para cezası ile cezalandırılmalarına ve aynı Kanun"un 52. maddesi gereğince günlüğü 20.00 TL den hesap edilmek suretiyle netice olarak 306.800 TL adli para cezasıyla cezalandırılmalarına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, sonuç olarak 306.660 TL olarak eksik adli para cezası tayin edilmesi,
    Kanuna aykırı olup, sanıklar müdafiilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca, hükümlerin BOZULMASINA, aynı Kanun"un 326/son maddesi uyarınca sonuç ceza miktarı yönünden sanıkların kazanılmış haklarının saklı tutulmalarına 23/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Hemen Ara