Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, dava konusu taşınmaza davalı tarafından haksız biçimde müdahale edildiğini ileri sürerek, müdahalenin önlenmesine ve ecrimisile karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davacının payına düşecek ecrimisil miktarı ile taşınmazın keşfen belirlenen değerinin Asliye Hukuk Mahkemesinin görev sınırı altında kaldığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkin olup; mahkemece, elatılan taşınmazın toplam değerinin 33.019.-TL olduğu, davacının payına isabet eden değeri ile aynı paya tekabül eden ecrimisil toplamına göre uyuşmazlığın Sulh Hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiğinden bahisle görevsizlik kararı verilmiştir.
Gerçekten de, çekişme konusu edilen taşınmazın paylı mülkiyete tâbi olduğu ve davacının dava dışı paydaşlarla birlikte taşınmazda paydaş bulunduğu, davalının ise mülkiyetten ve kişisel haktan kaynaklanan bir hakkının bulunmadığı kayden sabittir.
Bilindiği üzere; 492 sayılı Harçlar Kanununun 16. maddesi hükmü uyarınca davanın değerinin elatılan taşınmaz ile birlikte davacının payına isabet edecek ecrimisilin toplamından ibaret olacağı öngörülmüştür.
Diğer taraftan, elatma olgusunun saptanması halinde, davalının taşınmazda herhangi bir hakkı olmadığından, 21.06.1944 tarih ve 13/24 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca elatmanın önlenmesi isteğinin pay oranında kabul edilmesine olanak bulunmadığı aksine mutlak olarak taşınmazın tamamına elatmanın önlenmesine karar verilmesi gerektiği kuşkusuzdur.
O halde; somut olayda elatılan yer bakımından pay değerinin görev tayininde gözetilemeyeceği dikkate alınarak iddia ve savunma doğrultusunda tarafların delillerinin toplanması ve neticesine göre karar verilmesi gerekirken, görevsizlik kararı verilmesi isabetsizdir.
Davacının, temyiz itirazları yerindedir, kabulü ile hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK."nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 05.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.