Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, dava konusu bağımsız bölümün dava dışı kooperatif ile yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesine göre kendisine bırakıldığını, ancak davalının işgalinde olduğunu ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerinde bulunmuştur.
Davalı, iyiniyetli olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davalının elatmasının önlenmesine karar verilmiş, ecrimisil isteği ise reddedilmiştir.
Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
Dava; çaplı taşınmazdaki bağımsız bölüme elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Gerçekten de, davalının haklı ve geçerli bir nedeni bulunmaksızın kayden davacıya ait çekişme konusu taşınmazı kullandığı saptandığından, elatmanın önlenmesine karar verilmiş olması doğrudur. Davalının öteki temyiz itirazları yerinde değildir, reddine.
Ancak, davada elatmanın önlenmesi yanında ecrimisil isteğinde de bulunulmuş ve mahkemece bu istek bakımından dava reddedilerek vekil ile temsil edilen davalı yararına avukatlık ücreti tayin ve takdir edildiği halde, 6100 sayılı Yasanın 36. maddesi hükmü dikkate alınmak sureti ile yargılama giderlerinin tarafların haklılık durumlarına göre paylaştırılması gerektiğinin göz ardı edilmesi isabetsizdir.
Davalının, bu yöne değinen temyiz itirazı yerindedir. Kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK."nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 27.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.