Esas No: 2013/31675
Karar No: 2016/4900
Karar Tarihi: 16.05.2016
Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2013/31675 Esas 2016/4900 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK’nın 158/1-a, 35, 52/2 ve 53. maddeleri uyarınca mahkûmiyet
Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanık ..."in, katılan ...’yu arayarak kendisini ... Valisi ... olarak tanıtıp ona "Ben ... valisiyim, 32 hayırsever iş adamına plaket veriyorum, sen de bunların içindesin fakat bizim ... bir evladımız şu an Ankara"da tedavi görüyor, iyileşmesi için İngiltere’ye gitmesi gerek, bunun için yardımınızı bekliyoruz, ne kadar verebilirsiniz" dediği, katılanın da 1.000,00 TL verebileceğini söylemesi üzerine katılana “Size 2.000,00 TL. yazdık, bunu gönderirseniz memnun oluruz” diyerek kendisine ait banka hesap numarası verdiği, katılanın da 2.000,00 TL para yatırdığı, ancak durumun anlaşılması üzerine paranın bloke edildiği, bu nedenle TCK’nın 158/1-a maddesinde yer alan dolandırıcılık suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda; sanığın hasta insandan söz edip, yalnızca kendisini vali olarak tanıtmış olması nedeniyle katılanın dini inanç ve duygularının istismar edilmesinden söz edilemeyeceğinden, aynı kanunun 157. maddesinde düzenlenmiş olan basit dolandırıcılık suçunun oluştuğu gözetilmeden, yazılı şekilde uygulama yapılması suretiyle fazla ceza tayin edilmesi,
Kabule göre de;
5237 sayılı Kanun"un 53. maddesinin 1. fıkrasının “c” bendinde yer alan haklardan, sadece kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmetten bulunmaktan yoksun bırakılmaya ilişkin hak yoksunluğunun, aynı maddenin 3. fıkrasına göre koşullu salıverilme tarihinden itibaren uygulanmayacağı gözetilmeden, altsoyu dışındaki kişileri de kapsayacak şekilde 53/1-c. maddesi gereğince güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına hükmedilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesine istinaden halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 16.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.