Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, miras bırakanlarından intikal eden .. parsel sayılı taşınmazda iki ev bulunduğunu mirasçılar arası yapılan taksime göre taşınmazın kendisine düştüğünü, davalının haklı bir neden olmaksızın taşınmazdaki binayı kullandığını ileri sürerek, elatmanın önlenmesi isteğinde bulunmuştur.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, parasal sınırlar yönünden davaya Sulh Hukuk Mahkemesinde bakılması gerektiği belirtilerek, mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir.
Mahkemece, değer yönünden mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir.
Hemen belirtilmelidir ki; iddianın içeriği ve ileri sürülüş biçiminden davanın taşınmaz malın aynına ilişkin olduğu ve konusunu oluşturan hakkın para ile değerlendirilmesinin mümkün bulunduğu açıktır. Bu tür bir davada, dava değerinin elatılan yerin değeri ile talep edilen ecrimisil veya tazminatın toplamından, elatmanın önlenmesi isteğinin yanında yıkım isteği de varsa dava değeri elatılan yerin değeri ile yıkımı istenilen yapı değerinin toplamından (4.3.1953 tarih 10/2 Sayılı İ.B.K.) ibaret olacağı tartışmasızdır.
Somut olaya gelince, davacının ..parsel sayılı taşınmazdaki iki adet evin kendisine özgülendiğini, ancak buradaki binanın davalı tarafından kullanıldığını ileri sürerek eldeki davayı açtığı, mahkemece yapılan keşif sonucu binanın bulunduğu alanın arsa değerini 691,20.-TL bina değerinin ise 11.520.-TL olduğu anlaşılmaktadır.
Hal böyle olunca, dava değerinin elatılan yerin arsa değeri ve üzerindeki binanın değerinin toplamı olan 12.211.20.-TL olduğu ve dava tarihi itibariyle mahkemenin görev alanı içerisinde bulunduğu gözetilerek işin esası yönünde inceleme ve araştırma yaparak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.
Davacı vekilinin, temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK."nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 16.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.