Esas No: 2014/11871
Karar No: 2016/9602
Karar Tarihi: 19.12.2016
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/11871 Esas 2016/9602 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : TCK"nın 155/2, 52/2, 53, 58 maddeleri gereğince mahkumiyet
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın yokluğunda verilen 09.10.2012 tarihli asıl kararın Tebligat Kanunu’nun 21. maddesi uyarınca 06.11.2011 tarihinde tebliğ olunduğu, ancak; sanığın, bu tarihte başka bir suçtan tutuklu veya hükümlü olarak cezaevinde bulunduğunun dosya içeriğinden anlaşılması karşısında, yapılan tebliğ işleminin usulsüz olması nedeniyle sanık müdafiinin 04.01.2013 tarihli temyiz isteminin öğrenme üzerine ve süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
5237 sayılı TCK"nın 53.maddesinin (1), (2), ve (4) numaralı fıkralarıyla ilgili olarak Anayasa Mahkemesi"nin verdiği 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı kısmi iptal kararının, 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe girdiği dikkate alınarak, bu hususun, koşullarının oluşması halinde infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Sanığın, katılana ait aracı tamir için almasına rağmen başkasına satmak suretiyle hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda, sanık, katılan ve tanık beyanları ile dosya kapsamına göre, suçun sanık tarafından işlendiği sabit olmakla bu gerekçelere dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik bulunmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafiinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Hapis cezası alt sınırdan tayin edildiği halde adli para cezası belirlenirken yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, aynı gerekçeyle tam gün sayısının asgari hadden uzaklaşılması suretiyle belirlenerek sanığa fazla ceza tayini,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun"un 8.maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, fakat, bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun"un 322.maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasından, adli para cezasının uygulanmasına ilişkin olarak sırasıyla ""30 gün"" ve ""600 TL"" adli para cezası terimlerinin tamamen çıkartılarak yerine, sırasıyla "" 5 gün "" ve "" 100 TL "" adli para cezası ibaresinin eklenmesi hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 19.12.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.