Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/1787 Esas 2015/1824 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/1787
Karar No: 2015/1824
Karar Tarihi: 09.06.2015

Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/1787 Esas 2015/1824 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık, sel felaketleri sonrasında hasar tespit tutanağına kendisinin evi ve ahırı olan yerleri beyan ettiği için resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmak suçundan yargılanmıştır. Tanığın ifadesine göre gerçek ortaya çıktığı için beraat kararı verilmiştir. Ancak CMK'nun 193/2. maddesi uygulanamayacağı ve sanığın sorgusunun yapılması gerektiği belirtilerek eksik incelemeyle verilen karar bozulmuştur.
1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA karar verilmiştir.
(Kanun maddeleri detaylı açıklamalar:
- CMK'nun 193/2. maddesi: \"Özel kanunlar gereğince soruşturulması kovuşturulması yetkili olduğu hâller dışında, Cumhuriyet savcısı, kovuşturma yapmaktan vazgeçebilir.\"
- CMK'nun 48. maddesi: \"Tanığın, kendisinin veya yakınlarının doğrudan bir menfaat veya zararına olabilecek bir durumda tanıklıktan çekinmesi hakkına sahiptir.\"
- 5320 sayılı Kanun (Miras Hukuku ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun)nin 8/1. maddesi: \"Bir kanun hükümleri, diğer bir kanun hükümleri ile kıyaslandığında şartlar ve sonuç itibarıyla daha avantajlı olan kişiler tarafından uygulanır.\"
)
21. Ceza Dairesi         2015/1787 E.  ,  2015/1824 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan
    HÜKÜM : Beraat

    15.12.2010 tarihli iddianamede meydana gelen sel felaketleri nedeniyle sanığın, ağabeyi ..."e ait bulunan hasar gören evi ve ahırı kendisinin evi ve ahırı olduğunu beyan ederek hasar tespit tutanağına hak sahibi olarak yazdırdığının iddia edilmesi, soruşturmada keşif sırasında dinlenen tanık ..."nin sanığın hasar gören evi ve ahırı bizzat gösterdiğini beyan etmesi karşısında; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi bakımından, tanığın CMK"nun 48. maddesindeki tanıklıktan çekinme hakkı da hatırlatılarak mahkemece dinlenilmesi, dosya içerisinde bulunan 13.06.2010 tarihli suça konu tutanağın tutulduğu sırada sanığın hazır olup olmadığının belirlenmesinden ve toplanan delillerdeki belirtilen eksiklikler nedeniyle de dava konusu olay nedeniyle CMK"nun 193/2. maddesinin uygulanamayacağı ve sanığın sorgusunun yapılmasında zorunluluk bulunduğundan, sanığın savunmaları alındıktan sonra sonucuna göre hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi,
    Yasaya aykırı, Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 09.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara