15. Ceza Dairesi 2016/2084 E. , 2016/9307 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : 1- TCK"nın 158/1-d, 35/2, 62, 52/2-4 ve 53/1-2-3. maddeleri gereğince mahkumiyet
2- TCK"nın 204/1, 62 ve 53/1-2-3. maddeleri gereğince mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanıkların mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanıklar müdafiileri tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanıklar hakkında, pişmanlık göstermemeleri göz önüne alınarak verilen hapis cezalarının ertelenmesi ya da hükmün açıklanmasının geri bırakılması halinde ilerde bir daha suç işlemekten çekineceklerine dair mahkemeye olumlu kanaat gelmediği yasal ve yeterli gerekçe gösterilmek suretiyle kurulan hükümlerde bir isabetsizlik görülmediğinden; nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan hükümde, eylemin teşebbüs aşamasında kalması nedeniyle indirim yapılırken, menfi tespit davasının katılan tarafından kaybedilmiş olması eylemde gelinen aşama olarak değerlendirilerek indirim oranı belirlendiğinden, tebliğnamedeki bozma düşüncelerine iştirak edilmemiştir.
Katılan ... ile sanık ..."nin, daha önceden... Ltd. Şti"nin ortakları oldukları, ortaklığın devam ettiği dönemde sanık ..."nin isteği üzerine ve şirket adına bankadan çekilecek krediye teminat oluşturması amacıyla, katılan ..."ün suça konu, borçlusu ... ve ..., alacaklısı ... olan, 15/02/2008 tanzim ve 28/04/2008 ödeme tarihli, 180.000 TL bedelli bonoyu borçlu sıfatıyla imzalayarak, boş olarak sanık ..."ye verdiği, bu ortaklığının 2007 yılında sona erdiği, ortaklığın sona ermesine bağlı olarak taraflar arasında alacak-borç ilişkisi nedeniyle husumet oluştuğu, bunun üzerine sanık ..."nin suça konu boş senedi, katılandan alma amacı hukuken ortadan kalkmasına rağmen, katılana teslim etmeyerek, hukuka aykırı bir şekilde elinde bulundurmaya devam ettiği ve bonoyu takibe koyup, katılandan haksız menfaat elde etme amaç ve kastıyla hareket ederek, baldızı ve ev hanımı olan sanık ... ile anlaştığı, suça konu bonoyu gerçeğe aykırı ve sahte olarak üçüncü bir şahsa doldurttuğu ve sanık ..."e verdiği, sanık ..."ün de suça konu bonoyu ... İcra Müdürlüğü"nün 2009/365 esas sayılı dosyasında takibe koydurduğu, katılanın takibe itirazı üzerine takibin durduğu ve katılan tarafından menfi tespit davası açıldığı şeklindeki olayda; sanıkların eylemlerinin nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs ve resmi belgede sahtecilik suçlarını oluşturduğunu takdir eden mahkemenin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanıklar müdafiilerinin, aleyhe bozma yasağına riayet edilmediğine, gerekçeli karar ile duruşma tutanaklarının çelişkili olduğuna, hukuk mahkemesindeki dosyanın bekletici mesele yapılması gerektiğine, mahkumiyete yeterli kesin delil bulunmadığına ve atılı suçların unsurlarının oluşmadığına ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA, 07/12/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.