Esas No: 2014/11175
Karar No: 2016/9209
Karar Tarihi: 05.12.2016
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - mühür bozma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/11175 Esas 2016/9209 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma, mühür bozma
HÜKÜM : Sanıklar hakkında;
1-Güveni kötüye kullanma suçundan; TCK’nın 155/2, 62, 50/1-a ve 52/1-2-3-4. maddeleri uyarınca mahkumiyet
2-Mühür bozma suçundan; TCK’nın 203, 62, 52/1-2-3-4 maddeleri uyarınca mahkumiyet
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma ve mühür bozma suçlarından sanıkların mahkumiyetlerine ilişkin hükümler, sanık ... müdafi ile sanıklar ... ve ... tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü.
Katılanın, mesul müdür olarak görev yaptığı şirket bünyesinde şoför olarak çalışan sanıklar ... ile ...’un, Kuzey Irak’a götürülmek üzere TIR’larına yüklenen yakıtların bulunduğu yerdeki mühürleri diğer sanık ... ile birlikte sökerek araç motorinin bir kısmını bidonlara aktardıkları sırada suçüstü yakalandıkları, bu şekilde mühür bozma ve güveni kötüye kullanma suçlarını işlediklerinin iddia edildiği olayda;
1-Sanıklar haklarında mühür bozma suçundan kurulan hükümlere yönelik yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanıklar haklarında mühür bozma suçundan hükmolunan cezaların miktar ve türüne göre; 5320 sayılı Kanuna, 6217 sayılı Yargı Hizmetlerinin Hızlandırılması Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 26. maddesiyle eklenen geçici 2. maddesi uyarınca, doğrudan verilen 3.000,00 TL ve altında kalan adli para cezalarının temyizinin karar tarihi itibariyle mümkün olmaması karşısında, sanığın temyiz isteminin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesine istinaden uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi gereğince REDDİNE,
2-Sanıklar haklarında hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan kurulan hükümlere yönelik yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanıklar ile katılanın anlatımları, olay yeri inceleme tutanakları ve dosyada yer alan diğer bilgi ve bilgiler birlikte değerlendirildiğinde, fikir ve eylem birliği içerisinde hareket etikleri anlaşılan sanıkların eylemlerinin hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğuna dair mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık ... müdafi ile sanıklar ... ve ...’in yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 05.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.