Esas No: 2022/20020
Karar No: 2022/3911
Karar Tarihi: 28.06.2022
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2022/20020 Esas 2022/3911 Karar Sayılı İlamı
3. Ceza Dairesi 2022/20020 E. , 2022/3911 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 09.07.2018 tarih ve 2017/644 - 2018/996 sayılı kararı
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : 5237 sayılı Kanunun 314/2, 53, 62, 58/9, 3713 sayılı Kanunun 5. maddeleri uyarınca hükmedilen hapis cezasına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi
Temyiz edenler : Sanık ve müdafii
Bölge adliye mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenlerin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler, tanık beyanları ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanığın ByLock iletişim sistemi kullanıcısı olduğunun belirtilmesi karşısında; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarih, 2017/16-956 esas ve 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen, Dairemizin İlk Derece Mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 sayılı kararında; "Bylock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bir suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının her türlü şüpheden uzak kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olacağının kabul edildiği gözetilmekle,
ByLock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın, ByLock uygulamasını
kullandığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tespiti halinde, ByLock kullanıcısı olduğuna dair delilin atılı suçun sübutu açısından belirleyici nitelikte olması karşısında, ilgili birimlerden ayrıntılı ByLock tespit ve değerlendirme raporunun getirtilmesi, dosyaya istinaf aşamasında geldiği anlaşılan ve suçun sübutu yönünden belirleyici delil niteliğinde bulunan ... ...’in soruşturma ve kovuşturma aşamalarındaki ifade örnekleri ile ilgili dava dosyasının getirtilerek, Yargıtay denetimine elverişli olacak şekilde onaylı suretlerinin dosya arasına alınması, şahsın duruşmaya getirtilerek tanık sıfatıyla dinlenmesi gerektiği, ifadelerinin çelişmesi halinde hangi ifadesine üstünlük tanındığının gerekçelendirilmesi ve UYAP'ta bulunan örgütlü suçlar bilgi havuzunda araştırma yapılarak herhangi bir şüpheli beyanı bulunup bulunmadığı araştırılıp var ise bu beyanlarla birlikte duruşmada CMK’nın 217. maddesi uyarınca sanık ve müdafiine okunarak diyeceklerinin sorulması ile tüm dosya kapsamının bir bütün halinde değerlendirilmesi suretiyle sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken yetersiz belgelere dayanarak eksik araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi,
Kabule göre de;
1- Sanık hakkında belirlenen temel cezanın, suçun niteliği gereği artırılırken artırım oranı doğru yapıldığı halde uygulama maddesinin 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddesi yerine 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi olarak gösterilmesi suretiyle CMK'nın 232/6. maddesine muhalefet edilmesi,
2- Sanığın gözaltında kaldığı sürenin TCK'nın 63. maddesi uyarınca cezasından mahsubuna karar verilmemesi,
3- 5070 sayılı Elektronik İmza Kanununun 5 ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile imzalandığı belirtildiği halde, UYAP'ta yapılan kontrolde İlk Derece Mahkemesinin 20.12.2017 tarihli duruşma zaptının ve gerekçeli kararın 96440 sicil numaralı zabıt katibi tarafından ve 01.03.2018, 04.06.2018, 09.07.2018 tarihli duruşma zabıtlarının 46558 sicil numaralı zabıt katibi tarafından elektronik olarak imzalanmaması,
Kanuna aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, bu sebeplerden dolayı hükmün CMK'nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 28.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.