Esas No: 2021/5660
Karar No: 2022/5396
Karar Tarihi: 03.10.2022
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2021/5660 Esas 2022/5396 Karar Sayılı İlamı
3. Ceza Dairesi 2021/5660 E. , 2022/5396 K.Özet:
Mahkeme, sanıkların silahlı terör örgütüne üye olmaktan suçlu bulundukları hükümle ilgili yapılan temyiz başvurusunu inceledi. Sanık ...’ın savunma hakkının kısıtlanması neticesinde müdafi hazır bulundurulmaksızın mahkumiyet hükmü kurulmasının Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nde teminat altına alınan adil yargılanma ilkesine aykırı olduğu, sanık ...’ı ilgilendiren kısımda ise ByLock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın hukuka uygun bir şekilde delillerin tartışılması yapılmadan yargılama sonucu alınan karardan dolayı kanuna aykırı işlem yapıldığı belirtilmiştir. Bu sebeple, sanık ... yönünden incelenmeyen hükmün bozulmasına karar verilmiş ve sanık ...'ın tutukluluk halinin devamına karar verilmiştir. Kararda bahsi geçen kanun maddeleri şöyledir: TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3, 5/1 maddeleri ve TCK'nın 62/1, 53, 58/9, 63 maddeleri, CMK 156. maddesi, Anayasanın 36. maddesi ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6. maddesi, CMK 150. maddesinin 2 ve 3. fıkraları, 188/1, 197/1 ve 289/1-a-e maddeleri, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun
"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN;
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : Sanıklar hakkında TCK'nın 314/2 ve 3713 sayılı Kanunun 3, 5/1 maddeleri ile TCK'nın 62/1, 53, 58/9ve 63 maddeleri uyarınca verilen mahkumiyet kararı
Temyiz edenler : Sanık ..., Sanık ... ve müdafii
İlk derece mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler, tanık beyanları ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1- Sanık ... yönünden;
Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda, ayrıntıları dairemizin 14.10.2019 tarihli ve 2019/3337 esas 2019/6048 karar sayılı kararında açıklandığı üzere; Silahlı terör örgütü üyeliği suçundan yargılanan, kovuşturma aşamasında kendisinin seçtiği bir müdafiii bulunmadığı gibi CMK'nın 156. maddesi uyarınca da re'sen müdafi görevlendirilmeyen sanığa Anayasanın 36 ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. maddelerinde teminat altına alınan adil yargılanma ilkesinin zorunlu sonucu olarak CMK'nın 150. maddesinin 2 ve 3. fıkraları uyarınca müdafi görevlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, savunma hakkının kısıtlanmasını netice verecek biçimde müdafi hazır bulundurulmaksızın mahkumiyet hükmü kurulmak suretiyle CMK 150/3, 188/1, 197/1 ve 289/1-a-e maddelerine muhalefet edilmesi,
2- Sanık ... yönünden;
Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda, ByLock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın, ByLock uygulamasını kullandığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tespiti halinde, bu delilin suçun sübutu açısından belirleyici nitelikte olması karşısında, ilgili birimlerden ayrıntılı ByLock tespit ve değerlendirme raporu getirilerek duruşmada okunup tartışılmasından sonra bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle verilen bozma kararına uyulmasına rağmen, ilgili kurumun cevabi yazısı itibariyle ByLock tespit ve değerlendirme raporu beklenmeksizin bozmanın gereği yerine getirilmeden yetersiz belgelere dayanılarak karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık ..., sanık ... ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, bu sebeplerden dolayı sanık ... yönünden sair yönleri incelenmeyen hükmün CMK'nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanık ...’ın tutuklulukta geçirdiği süre, bozma nedeni, atılı suç için kanun maddelerinde öngörülen ceza miktarı ve mevcut delil durumu gözetilerek tahliye talebinin reddi ile tutukluluk halinin devamına, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304/1-a maddesi uyarınca dosyanın Antalya 10. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 03.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.