Esas No: 2021/2867
Karar No: 2022/6191
Karar Tarihi: 17.10.2022
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2021/2867 Esas 2022/6191 Karar Sayılı İlamı
3. Ceza Dairesi 2021/2867 E. , 2022/6191 K."İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN;
Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : Kocaeli 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 10.10.2017 tarih ve 2017/286 - 2017/276 sayılı kararı
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : İlk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddeleri, TCK'nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri gereğince mahkumiyet
Bozma üzerine bölge adliye mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Ceza süresi yönünden yasal şartları oluşmadığından; sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin CMK'nın 299. maddesi uyarınca REDDİNE,
Temyiz taleplerinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Suç tarihinin temadinin kesildiği yakalanma tarihi olan “27.01.2017” tarihi yerine karar başlığında “23.01.2017” olarak gösterilmesi mahallinde düzeltilebilir yazım hatası kabul edilmiştir.
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarih, 2017/16-956 esas ve 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen, Dairemizin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 sayılı kararında; "ByLock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının her türlü şüpheden uzak kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olacağı"nın kabul edildiği gözetilmekle,
ByLock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın, ByLock uygulamasını kullandığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tespiti halinde, ByLock kullanıcısı olduğuna dair delilin atılı suçun vasfı açısından belirleyici nitelikte olması karşısında, ilgili birimlerden ayrıntılı ByLock tespit ve değerlendirme raporu getirtilip gerekirse teknik olarak programı kullandığının tespiti açısından HIS/CGNAT kayıtları ve HTS üzerinden uzman bilirkişi incelemesi yaptırılarak rapor alınarak ve ayrıca UYAP’ta oluşturulan örgütlü suçlar bilgi bankası üzerinden sanıkla ilgili beyan bulunup bulunmadığı araştırılarak varsa onaylı suretleri dosyaya getirtilip, gerekirse tanık veya tanıkların duruşmaya çağrılıp dinlenildikten sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayini ve takdiri gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine, kararın bir örneğinin bilgi için Kocaeli 4. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 17.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.