Esas No: 2021/7101
Karar No: 2022/6676
Karar Tarihi: 24.10.2022
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2021/7101 Esas 2022/6676 Karar Sayılı İlamı
3. Ceza Dairesi 2021/7101 E. , 2022/6676 K.Özet:
Mahkeme, Amasya Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir kararı incelemiştir. Bu kararda, suçlu tarafından silahlı terör örgütüne üye olma suçu işlendiği ve hapis cezasına çarptırıldığı belirtilmiştir. Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun bir kararına atıfta bulunarak, ByLock kullanıcısı olan kişilerin örgütle bağlantılı olduğu kabul edilmiştir. Bu nedenle, sanığın örgütle bağlantısı hakkında ayrıntılı bir araştırma yapılması gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, hükümdeki bazı yanlışlıklar da belirlenmiştir. Kanuna aykırı olan bazı uygulamalar nedeniyle mahkeme kararı bozulmuş ve dosya Amasya Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilmiştir. Hükümde yer alan kanun maddeleri ise 5237 sayılı Kanunun 314/2, 53, 62, 58/6-9, 63, 3713 sayılı Kanunun 5/1'dir.
"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN;
Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : Amasya Ağır Ceza Mahkemesinin 22.02.2018 tarih ve 2017/585 - 2018/123 sayılı kararı
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : 5237 sayılı Kanunun 314/2, 53, 62, 58/6-9, 63, 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddeleri uyarınca hükmedilen hapis cezasına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge adliye mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurusunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından, işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Hükmedilen cezanın süresine göre koşulları bulunmadığından sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin CMK'nın 299. maddesi uyarınca REDDİNE,
1- Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarih, 2017/16-956 esas ve 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen, Dairemizin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 sayılı kararında; "ByLock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bir suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının her türlü şüpheden uzak kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olacağı"nın kabul edildiği gözetilmekle,
ByLock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın, ByLock uygulamasını kullandığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tespiti halinde, ByLock kullanıcısı olduğuna dair delilin atılı suçun sübutu açısından belirleyici nitelikte olması karşısında, ilgili birimlerden mümkün olması halinde ayrıntılı olarak ByLock tespit ve değerlendirme tutanağının getirtilmesi, emniyet mahrem yapılanmasına ilişkin veri inceleme raporundaki hususların araştırılması, dosya arasında beyanları bulunan Mustafa Çakır ve istinaf aşamasından sonra dosyaya geldiği anlaşılan Muhittin Agçe isimli şahısların beyanlarının suçun sübutu açısından belirleyici delil niteliğinde olduğu anlaşılmakla, bu şahıslara ait ifade ve teşhis tutanaklarının ve beyanlarının aslı veya onaylı suretlerinin getirtilerek, gerek görülmesi halinde ilgili şahısların tanık olarak dinlenmesi ve UYAP'ta oluşturulan örgütlü suçlar bilgi havuzunda sanık hakkında bilgi ve beyan bulunup bulunmadığı araştırılıp, varsa aşama beyanlarının aslı veya onaylı suretleri getirtilerek, CMK'nın 217. maddesi uyarınca duruşmada sanık ve müdafine okunup diyecekleri sorulduktan sonra, gerekirse tanık olarak ifadelerine başvurularak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- Kabul ve uygulamaya göre;
a-) Örgüt mensubu olduğu kabul edilen sanık hakkında verilen hapis cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilirken uygulama maddesi olarak doğrudan ve yalnızca TCK'nın 58/9 maddesinin gösterilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde 58/6 maddesinin yazılması,
b-) 5070 sayılı Elektronik İmza Kanununun 5 ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile imzalandığı belirtildiği halde, UYAP'ta yapılan kontrolde bölge adliye mahkemesinin gerekçeli kararında 40097 sicil numaralı başkanın adı yazmasına rağmen 37048 sicil numaralı başkan tarafından elektronik olarak imzalanması,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan bu sebepten dolayı hükmün BOZULMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Amasya Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 24.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.