Esas No: 2015/4948
Karar No: 2015/9086
Karar Tarihi: 26.10.2015
Hakaret - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/4948 Esas 2015/9086 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 4 - 2013/208437
MAHKEMESİ : İzmir(Kapatılan) 4. Sulh Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 08/05/2013
NUMARASI : 2011/1365 (E) ve 2013/597 (K)
SUÇ : Hakaret
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Hakaret fiillerinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye matuf olarak gerçekleşmesi gerekmektedir. Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispi olup, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kamu görevlileri veya sivil vatandaşa yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, onur, şeref, ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövmek fiilini oluşturması gerekmektedir. Olay günü sanığın, çocuğunu getirdiği hastanede tartıştığı mağdur doktora söylediği kabul edilen "sen ilk önce sakalını kes lan" şeklinde ve kaba hitap tarzı niteliğindeki sözlerin, mağdurun onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmaması nedeniyle hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, mahkumiyet kararı verilmesi,
2)Kabule göre ise;
a)Suç ve ceza arasında orantılılık ceza hukukunun temel ilkelerinden biridir. Buna göre bir suç nedeniyle uygulanacak yaptırımın failin fiili ile orantılı olması, hak ve nesafet sınırları içerisinde takdir edilmesi gerekir. Bu ilke hapis ve adli para cezasının seçimlik olarak belirlendiği ceza maddelerinde de geçerli olup, bu maddelerin uygulanması gereken durumlarda hapis cezasının tercih edilmesi için fiilin belirli bir ağırlıkta olması zorunludur. Ceza hukukunun bir diğer ilkesi de ceza kurallarının uygulanmasına ilişkin gerekçelerin açık, anlaşılır olması ve ayrıntılı olgulara dayanmasıdır. Bunun en önemli nedeni, cezanın hakkaniyete uygun olarak verildiği konusunda toplum nazarında genel bir tereddütün ortaya çıkmasını önlemek, bu şekilde toplumdaki adalet duygusunu geliştirmektir. Bu bağlamda sanığın mağdur doktora yukarıda belirtilen sözlerinden ibaret eylemi nedeniyle adli para cezası yerine hapis cezasının tercih edilmesine ilişkin gerekçeler somut olgularla gösterilip açıklanmadan karar verilmesi,
b)Kısa süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında, TCK"nın 53. maddesinin (4) numaralı fıkrasına aykırı olarak, aynı maddenin (1) numaralı fıkrasında yazılı hak yoksunluklarının uygulanmasına karar verilmesi,
Kanuna aykırı ve sanık Ö.. U.. müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 26/10/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.