Esas No: 2021/5225
Karar No: 2021/5118
Karar Tarihi: 10.06.2021
Sahte fatura düzenleme - defter - kayıt ve belgeleri gizleme - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/5225 Esas 2021/5118 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sahte fatura düzenleme, defter, kayıt ve belgeleri gizleme
HÜKÜM : Mahkumiyet, beraat, düşme
A) Sanık hakkında 2004 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan kurulan düşme hükmüne yönelik katılan vekilinin temyiz talebinin incelenmesi:
Sanığa yüklenen suçun Kanun’daki cezasının türü ve üst sınırına göre, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK’nin 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen olağanüstü dava zamanaşımının, suç tarihinden hüküm tarihine kadar gerçekleştiği ve sanık hakkındaki kamu davasının düşmesine hükmedilmesi gerektiği gerekçeleri gösterilerek kabul ve takdir kılınmış; katılan vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden hükmün ONANMASINA,
B) Sanık hakkında 2004 ve 2005 takvim yıllarına ait defter, kayıt ve belgeleri gizlemek suçundan kurulan mahkûmiyet hükmüne yönelik sanığın temyiz talebinin incelenmesi:
15/03/2007 tarih ve 5604 sayılı Mali Tatil İhdas Edilmesi Hakkında Kanun"un 1. maddesinde, her yıl Temmuz ayının biri ile yirmisi arasında mali tatil uygulanacağının ve son günü mali tatile rastlayan sürelerin, tatilin son gününü izleyen tarihten itibaren yedi gün uzamış sayılacağının öngörüldüğü, defter ve belge isteme yazısının 22/06/2009 tarihinde tebliğ edilmesi ve 15 günlük sürenin mali tatil içinde dolması nedeniyle, süre tatilin son gününü izleyen tarihten itibaren yedi gün uzayacağından, karar başlığında “2009” olarak yanlış yazılan suç tarihinin "28.07.2009" olarak mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüş, 03.07.2009 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren ve suç tarihinde yürürlükte bulunan 5409 sayılı Kanun"un 23. maddesiyle değişik 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 359/a-2. maddesi gereğince hapis cezasının alt sınırının 18 ay olduğu gözetilmeden, temel cezanın 1 yıl olarak belirlenmesi suretiyle eksik ceza tayini aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yargılama sürecindeki işlemlerin hukuka uygun olarak yapıldığı, iddia ve savunmada ileri sürülen görüşler ile delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışılarak değerlendirildiği, vicdanî kanının deliller ve dosyadaki bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, fiilin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, fiile uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlenip uygulandığı, kurulan hükümde eleştiri dışında bir aykırılık bulunmadığı anlaşılmış; sanığın temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan, hükmün ONANMASINA,
C) Sanık hakkında 2005, 2006 ve 2007 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme suçlarından kurulan mahkûmiyet hükümlerine yönelik sanığın temyiz talebinin incelenmesi:
Sanığa yüklenen suçların Kanun’daki cezasının türü ve üst sınırına göre 5237 sayılı TCK"nin 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen olağanüstü dava zamanaşımının suç tarihlerinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanunun 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkındaki kamu davalarının gerçekleşen olağanüstü dava zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddesi gereğince DÜŞMESİNE,
D) Sanık hakkında 2006 ve 2007 takvim yıllarına ait defter, kayıt ve belgeleri gizlemek suçundan kurulan beraat hükmüne yönelik katılan vekilinin temyiz talebinin incelenmesi:
Sanığa yüklenen suçun Kanun’daki cezasının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e maddesinde öngörülen 8 yıllık asli dava zamanaşımının, kesici son işlem olan sanığın sorgusunun yapıldığı 10.02.2011 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, katılan vekilinin temyiz talebi bu itibarla yerinde görüldüğünden diğer yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta aynı Kanun’un 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen asli dava zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddesi gereğince DÜŞMESİNE, 10/06/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.