Esas No: 2021/824
Karar No: 2022/10598
Karar Tarihi: 01.06.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/824 Esas 2022/10598 Karar Sayılı İlamı
7. Ceza Dairesi 2021/824 E. , 2022/10598 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Kanuna muhalefet
HÜKÜM : Sanık ... hakkında hükümlülük, erteleme, müsadere, diğer sanıklar hakkında beraat
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I) Sanıklar ... ve ... hakkındaki beraat kararlarının incelenmesinde,
Yapılan duruşmaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, gösterilen gerekçeye ve takdire göre katılan vekili ve o yer Cumhuriyet Savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
II) Sanık ... hakkındaki mahkumiyet kararının incelenmesinde ise;
Hükmün gerekçe bölümünde sanık hakkında teşdiden ceza tayin edileceği belirtilmesine rağmen kısa karar ve hüküm fıkrasında yalnızca adli para cezasında alt sınırdan uzaklaşmak suretiyle gerekçeyle hüküm arasında çelişkiye neden olunması,
Kabule göre ise;
1) Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasanın 62.maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
2) Ele geçen kaçak cep telefonları ve bataryalar yönünden dosya arasında bulunan ve soruşturma aşamasında Gümrük İdaresi tarafından hesaplanan KEMT varakasında suça konu eşyanın toplam CİF değerinin 31.000,00 TL, mahkeme aşamasında alınan 22/04/2013 tarihli bilirkişi raporunda ise toplam CİF değerinin 40.160,00 TL olarak belirtildiği anlaşılmakla suça konu eşya yönünden hesaplanan CİF değerlerine yönelik aradaki çelişki giderilerek sonucuna göre 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesinin uygulanması hususunun değerlendirilmesi yerine, yazılı şekilde hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 01/06/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.