Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2022/2534 Esas 2022/10665 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
7. Ceza Dairesi
Esas No: 2022/2534
Karar No: 2022/10665
Karar Tarihi: 02.06.2022

Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2022/2534 Esas 2022/10665 Karar Sayılı İlamı

7. Ceza Dairesi         2022/2534 E.  ,  2022/10665 K.

    "İçtihat Metni"

    Marka hakkına tecavüz suçundan sanık ...'nun, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 30/1, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 62/1, 50/1-a ve 52/2. maddeleri uyarınca 6.000,00 ve 80,00 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına dair ... Asliye Ceza Mahkemesi'nin 10/10/2019 tarihli ve 2019/398 Esas, 2019/1048 sayılı kararı ile aynı suçtan adı geçen sanığın 6769 sayılı Kanunu’nun 30/1, 5237 sayılı Kanunu'nun 43, 62/1 ve 52/2. maddeleri uyarınca 1 yıl 4 ay 20 gün hapis ve 320,00 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına dair ... Asliye Ceza Mahkemesi'nin 18/03/2021 tarihli ve 2019/425 Esas, 2021/234 sayılı kararı aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığı'ndan verilen 22/12/2021 tarihli kanun yararına bozma istemini içeren dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 21.01.2022 tarihli ve KYB. 2021-162428 sayılı ihbarnamesi ile daireye verilmekle okundu.
    Mezkür ihbarnamede;
    Marka hakkına tecavüz suçundan sanık ...'nun, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 30/1, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 43, 62/1 ve 52/2. maddeleri uyarınca 1 yıl 15 gün hapis ve 100,00 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına, hapis cezasının 5237 sayılı Kanunun 51. maddesi gereğince ertelenmesine dair ... Asliye Ceza Mahkemesi'nin 10/10/2019 tarihli ve 2019/344 Esas, 2019/1033 sayılı kararının, ... Bölge Adliye Mahkemesi 13. Ceza Dairesi'nin 18/05/2021 tarihli ve 2020/1384 Esas, 2021/1173 sayılı kararı ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmek suretiyle kesinleşmesi karşısında, karar aleyhine kanun yararına bozma yoluna gidilmesine kanuni imkan bulunmadığı ve anılan karar hakkında hukuka aykırılık durumlarının 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 308/A maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesinin esastan red kararına yönelen itiraz olarak mahallinde değerlendirilmesi gerektiği düşünülerek yapılan incelemede,
    1-Benzer bir olay nedeniyle Yargıtay 19. Ceza Dairesi'nin 12/09/2019 tarihli ve 2019/27611 Esas, 2019/11150 karar sayılı ilâmında "...Aynı gün sanığın işyerinde yapılan aramada farklı firmalar adına tescilli markaların taklidi olan ürünlerin ele geçirilmesi karşısında, sanığın eyleminin TCK'nun 43. maddesinin ikinci fıkrası gereğince bir suç işleme kararının icrası kapsamında aynı suçun birden fazla kişiye karşı tek bir fille işlenmesi sebebiyle zincirleme suç kapsamında kaldığı gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesi..." şeklinde belirtilmesi karşısında; sanığın aynı iş yerinde yapılan arama neticesinde farklı firmalar adına tescilli markaların taklidi olan ürünlerin ele geçirilmesi biçiminde gerçekleşen somut olayda, sanığın eyleminin 5237 sayılı Kanunun 43. maddesinin ikinci fıkrası gereğince bir suç işleme kararının icrası kapsamında aynı suçun birden fazla kişiye karşı tek bir fille işlenmesi sebebiyle zincirleme suç kapsamında kaldığı ve bu itibarla sanık hakkında anılan Kanunun 43/1. maddesinin uygulanması suretiyle tek suçtan hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde mahkumiyet kararları verilmesinde,
    2- ... Asliye Ceza Mahkemesi'nin 18/03/2021 tarihli ve 2019/425 Esas, 2021/234 sayılı kararı ile de suça konu taklit ürünlerin karar kesinleştiğinde katılanlar vekillerine teslimine karar verilmiş ise de, benzer bir olaya ilişkin Yargıtay 19. Ceza Dairesi'nin 10/07/2019 tarihli ve 2019/14651 esas, 2019/10774 karar sayılı ilâmında da belirtildiği üzere suça konu taklit ürünlerin üretimi, bulundurulması, kullanılması, taşınması, alım ve satımının başlı başına suç oluşturduğu nazara alındığında taklit ürünlerin 5237 sayılı Kanunun 54/4. maddesi uyarınca müsadere edilmesi gerektiğinin gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde, isabet görülmemiş ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozmaya atfen ihbar olunmuş bulunmakla Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği yerinde görüldüğünden, ... Asliye Ceza Mahkemesi'nin 10.10.2019 tarih ve 2019/398 Esas, 2019/1048 sayılı kararı ile ... Asliye Ceza Mahkemesi'nin 18.03.2021 tarih ve 2019/425 Esas, 2021/234 sayılı kararının CMK'nun 309/4-b maddesi uyarınca BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde mahkemesince yerine getirilmesine, 02.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara