21. Hukuk Dairesi 2014/22169 E. , 2014/28146 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı davalılardan işverene ait işyerinde 15/12/1976-30/06/1981 tarihleri arasında geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalılar vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalılar vekillerinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, fazla alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalılardan ...A.Ş"ye iadesine
23/12/2014 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY
Davaya konu somut olayda mahkemece, davacının HUMK nun yürürlükte olduğu 18.05.2010 tarihli duruşmaya katılmaması nedeniyle dosyanın 409. madde uyarınca işlemden kaldırılmasına karar verildiği, süresinde yenilendikten sonra, 6100 sayılı HMK nın yürürlükte olduğu 31.01.2014 tarihli duruşmaya davacı tarafın mazeretsiz olarak katılmaması davalı tarafın da davayı takip etmemesi nedeniyle, mahkemece dosyanın işlemden kaldırılarak yenilendikten sonra yargılamaya devam edilerek, davanın esas yönünden sonuçlandırıldığı görülmektedir.
Karar davalı şirket tarafından bu yönden temyiz edilmiştir.
Bir olaya, o sırada yürürlükte olan hukuk kurallarının uygulanmasına derhal (hemen) uygulama ilkesi adı verilmektedir. Derhal uygulama ilkesi gereğince yeni kanun, yürürlüğe girdikten sonraki olay ve işlemlere uygulanmakta, geçmişe yürümemektedir. Hukuk yargılamasında, kanun değişikliklerinde ilke "derhal uygulama" dır. Bu ana kurala bağlı kalınarak, eski kanun zamanındaki usul işlemleri, eski kanuna göre sonuçlanmalı, sonuçlanmamış işlemlere ise yeni kanun uygulanarak sonuçlandırılmalıdır. Bu nedenle, kanun değişikliklerinin taraflardan birisinin lehine olup olmaması önemli değildir.
Basit yargılama usulüne tabi davalarda (iş mahkemelerindeki davalarda da bu usul uygulanacaktır), “işlemden kaldırılmasına karar verilmiş olan dosya, yenilenmesinden sonra takipsiz bırakılırsa, dava açılmamış sayılır” (md. 320/4). Önceki kanun (md. 409) ve yeni kanuna göre yazılı yargılama usulüne tabi davalarda (md.150/6) “işlemden kaldırılmasına karar verilmiş ve sonradan yenilenmiş olan dava, ilk yenilenmeden sonra bir defadan fazla takipsiz bırakılamaz. Aksi hâlde dava açılmamış sayılır”. Basit yargılama usulünün uygulandığı davalar bakımından yeni kanun işlemden kaldırılmasına karar verilen dosyanın ancak bir kez yenilenmesine izin vermektedir. Oysa önceki kanuna göre iki kez yenilenebilmektedir. Ancak önceki kanun döneminde bir kez işlemden kaldırılan davanın yeni kanun döneminde bir kez daha takipsiz bırakılması durumunda ikinci takipsizlikle birlikte, HMK nın tamamlanmış işlemleri etkilememek kaydıyla derhal uyggulanır hükmü (m. 448) uyarınca, davanın açılmamış sayılmasına karar vermek gerekecektir. Bu nedenle, davalı tarafın bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde olup, kararın esasa girilmeksizin bu yön itibariyle bozulması gerekmektedir.