Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2012/5601 Esas 2012/7997 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/5601
Karar No: 2012/7997
Karar Tarihi: 29.05.2012

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2012/5601 Esas 2012/7997 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, kira alacağının tahsili için tahliye istemiyle icra takibi başlattı. Ancak davalı itiraz etti ve mahkeme uyuşmazlık yargılamayı gerektirdiği için davanın reddine karar verdi. Davacı kontrata dayanarak kiranın ödenmediği döneme ait toplam 40.000 TL tahsil etmek istedi. Davalı ise itirazında kira sözleşmesinin geçerli olmadığını ve borcu olmadığını öne sürdü. Mahkeme, sözleşmenin geçerli olduğunu ve bu nedenle davanın genel mahkemede çözülmesine gerek olmadığını belirledi. Karar bozuldu ve 6100 sayılı HMK'ya ve 4217 sayılı Kanuna göre hüküm bozuldu.
(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi         2012/5601 E.  ,  2012/7997 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : İtirazın kaldırılması-Tahliye

    İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
    Dava, alacaklı tarafından, davalı borçlu hakkında kira alacağının tahsili amacıyla tahliye istekli olarak başlatılan icra takibi nedeniyle düzenlenen ödeme emrine, davalı borçlunun itirazı üzerine davacı alacaklı icra mahkemesinden itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuş, mahkemece uyuşmazlık yargılamayı gerektirdiğinden bahisle davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacının 02/06/2010 günlü haciz ve tahliye istekli icra takibi üzerine, görevli icra müdürlüğünce düzenlenen 30 gün süreli ödeme emri davalı borçluya 17/06/2010 tarihinde tebliğ edilmiş, dava 30 günlük ödeme süresi beklendikten sonra 03/08/2010 tarihinde açılmıştır. Davacı takibe dayanak olarak, taraflar arasında düzenlenen, 01/01/2008 başlangıç tarihli bir yıl süreli kira sözleşmesine dayanmıştır. Sözleşmede aylık kiranın 6.500 TL olduğu ve her ayın ilk on gün içinde peşin olarak ödeneceği kararlaştırılmıştır. Davacı, bu sözleşmeye dayanarak ödenmediğini iddia ettiği 2010 yılı Ocak-Şubat-Mart-Nisan ve Mayıs ayları kira bedelleri toplamı aylık 8.000.-TL"den 40.000.-TL"nin tahsilini istemiştir. Davalı takibe itirazında, taraflar arasında düzenlenen, takibe konu kira sözleşmesindeki kiracılık sıfatına, sözleşmedeki imzasına ve aylık kira miktarlarına karşı koymamış, dayanak kira kontratının geçerli olmadığını ve borcu bulunmadığını bildirmiş, yargılamada taraflar arasında 01/08/2010 başlangıç tarihli ve aylık kira bedeli 3.000.-TL"den kararlaştırılan kira sözleşmesinin varlığından sözederek, davanın reddini savunmuştur.
    Bu durumda yargılamada sunulan sözleşme başlangıç tarihi itibariyle, takibe konu aylar kiraları için yeni bir düzenleme getirmediğinden davalı tarafca imzası inkar edilmeyen takibe konu yazılı kira sözleşmesinin geçerliliğinin kabulü gerekir. Bu durumda uyuşmazlığın genel mahkemede çözülmesini gerektirecek bir durum bulunmamaktadır. Mahkemece, yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı takibe dayanak sözleşme hükümleri esas alınarak işin esası hakkında bir karar verilmesi için kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 29/05/2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara