Esas No: 2021/10518
Karar No: 2022/8639
Karar Tarihi: 31.10.2022
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/10518 Esas 2022/8639 Karar Sayılı İlamı
8. Hukuk Dairesi 2021/10518 E. , 2022/8639 K.Özet:
Davacı Hazine, Niksar Kadastro Mahkemesi'nde açtığı dava sonucunda, çekişmeli taşınmazların dört yönden orman parseli ile çevrili olduğu gerekçesiyle, hükümsüz kılınan kadastro tespitine itiraz etmiştir. Dava üzerine yapılan yargılama sonucunda, taşınmazların uzun süredir tarımsal amaçlı kullanıldığı, imar ihya koşullarının tamamlandığı ve 20 yıllık aralıksız zilyetlik koşulunun sağlandığı gerekçesiyle davacının dava talebi reddedilmiştir. Ancak, davacı Hazine vekili istinaf yoluna başvurarak, Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi, çekişmeli taşınmazların orman sayılan yerlerden olduğunu belirlemiş ve kadastro tespitlerinin iptaliyle taşınmazların Hazine adına orman vasfıyla kayıt ve tescilini kararlaştırmıştır.
3402 sayılı Kanunun 17. maddesi, imar ihya koşullarının tamamlanması ve uzun süreli zilyetlik koşullarının sağlanması durumunda tapu kaydı yapılması hakkında düzenlemeler içermektedir. 36/A maddesi ise mahkeme kararlarının usul ve kanuna uygun olduğu durumlarda harç alınmamasını öngörmektedir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Kadastro Tespitine İtiraz
İLK DERECE MAHKEMESİ : Niksar Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasında Niksar Kadastro Mahkemesinde görülen dava sonucunda verilen hükme karşı davacı Hazine vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesince, istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yeniden hüküm tesisine şeklinde karar verilmiş olup, bu kez davalılar vekili tarafından Bölge Adliye Mahkemesi kararı temyiz edilmekle; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında, ... ilçesi ...., Köyü 101 ada 14, 15, 16, 17, 18 ve 19 parsel sayılı sırasıyla 4.041,16 m2, 1373,65 m2, 8433,15 m2, 2583,70 m2, 7327,56 m2, 3900,87 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar, tarla vasfıyla davalılar adına tespit edilmiştir.
Davacı Hazine temsilcisi, 22.12.2015 havale tarihli dava dilekçesiyle, kadastro tespiti sırasında zilyetliğin kesintisiz olması şartı aranması gerekirken 5, 10 ve 15 yıldır boş ve işgalsiz bırakılıp kullanılmayan taşınmazın adlarına tespiti yapılmayarak kişi adına tespit edilmesinin hatalı olduğunu, yıllardır kullanılmayan ve imar ihya edilmeyerek zilyetlik şartını kaybeden taşınmazların sahipsiz duruma düştüğünü, ayrıca ...Köyü 101 ada 14, 15, 16, 17, 18 ve 19 parsel sayılı taşınmazların evveliyatında orman sınırları içerisinde veya devletin hüküm ve tasarrufu altında olan yerlerden olması nedeniyle adlarına tescilinin gerektiğini öne sürerek, taşınmazların davacı Hazine adına tesciline karar verilmesi istemiyle dava açmıştır.
Davalılar ... ve ..., taşınmazları uzun yıllardır tarım arazisi olarak kullandıklarını beyan ederek, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; yerel ve tutanak bilirkişilerin beyanlarında tutarlı olarak dava konusu parsellerin tespit malikleri ve öncesinde ataları tarafından buğday, arpa, mısır, fiğ ekilip biçilmek suretiyle aralıksız tarla olarak kullanılageldiğini beyan ettikleri, ziraat, fen ve orman yüksek mühendisi bilirkişi raporları ile mahalli ve tutanak bilirkişi beyanlarının uyuştuğu, ziraat bilirkişinin raporunda parseller üzerinde yaklaşık 35-40 yıldır buğday, mısır, fiğ, patates, yonca gibi ürün yetiştiriciliği yapılarak tarımsal alan olarak kullanılageldiğinin belirtildiği, orman bilirkişi raporunda ise parsellerin kadastro tespiti öncesi 3 farklı tarihe ait memleket haritaları ile stereoskopik alet ile incelenen hava fotoğrafları gözönüne alınarak, taşınmazların 1956 tarihli en eski tarihli hava fotoğrafında açık renkli alanlarda kaldığının, tarımsal amaçlı kullanıldığı, içerisinde herhangi bir orman ağaç ve ağaççığı görülmediğinin, 1965 tarihli hava fotoğrafında açık renkli alanlarda kaldığının, tarımsal amaçlı kullanıldığının, içerisinde herhangi bir orman ağaç ve ağaçcığı görülmediğinin ve 1972 tarihli hava fotoğrafında açık renkli alanlarda kaldığının, tarımsal amaçlı kullanıldığının, içerisinde herhangi bir orman ağaç ve ağaçcığı görülmediğinin, 1958, 1978 ve 2009 tarihli memleket haritalarında ise taşınmazın açık renkli alanlarda kaldığının, yollarla birbirine bağlı olduğunun bu nedenle orman içi açıklık boşluk niteliğinde olmadığının, en nihayetinde orman sayılmayan alanlardan olduğunun açıklandığı, 3402 sayılı Kanun 17. maddesi anlamında imar ihyanın tamamlandığı ve tamamlanmasını müteakip 20 yıllık aralıksız, çekişmesiz zilyetlik koşulunun sağlandığı ve 40/100 dönüm sınırının aşılmadığı gerekçesiyle davanın reddine, çekişmeli 101 ada 14, 15 ve 17 parsel sayılı taşınmazların tespit gibi, 101 ada 16, 18 ve 19 parsel sayılı taşınmazların tamamının ayrı ayrı 24 pay olmak üzere hükümde gösterilen davalılar adına payları oranında tapuya tesciline karar verilmiş, davacı Hazine vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesince, çekişmeli taşınmazların tamamının dört yönden 101 ada 1 sayılı orman parseli ile çevrili olduğu ve bu haliyle 6831 sayılı Kanunun 17/2. madde hükmüne göre orman içi açıklık niteliğinde orman sayılan yerlerden oldukları, taşınmazların 20/11/2012 günlü Resmi Gazetede yayımlanan Orman Kadastro Yönetmeliğinin 16. maddesi gereğince orman olarak sınırlandırılmasında zorunluluk bulunduğu, kaldı ki orman bilirkişi dosya üzerinden alınan raporunda taşınmazların yollar ile birbirine bağlı olması nedeniyle orman içi açıklık sayılamayacağını bildirmiş ve bu husus mahkemece kabul edilmiş ise de, çekişmeli taşınmazlara ait kadastro paftasında çevresinde bir yol bulunmadığı ve yukarıda belirtildiği üzere çekişmeli taşınmazların eylemli olarak dört yönden 101 ada 1 sayılı orman parseli ile çevrili bulunduğu dikkate alındığında orman bilirkişinin bu görüşüne değer verilmesine de yasal olanak bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davacının davasının kabulü ile dava konusu Tokat ili ... ilçesi ...Köyü 101 ada 14,15,16,17,18 ve 19 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin kadastro tespitlerinin iptaliyle taşınmazların ayrı ayrı orman vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş ve iş bu karar, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, yapılan yargılama ve uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nin 370. maddesi uyarınca ONANMASINA, 3402 sayılı Kanun'un 36/A maddesi gereğince harç alınmasına mahal olmadığına, 31.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.