Esas No: 2013/22471
Karar No: 2013/32599
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/22471 Esas 2013/32599 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, Avukat olduğunu, davalının vekili olarak görev yaptığını ancak haksız azil nedeniyle vekalet ücret alacağının ödenmediğini ileri sürerek, toplam 31.086,84 TL vekalet ücretinin haksız azil tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı; davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, delillerin toplanmasına dair karar gereğinin yerine getirilmesinden evvel davacı tarafın “atiye terk” beyanı esas alınarak konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, Dairemizce verilen 2012/18913-28092 sayılı bozma kararı sonrası ilk oturumda ise davacının davadan feragat beyanı üzerine bu kez davanın feragat nedeni ile reddine, davalı lehine 3.670 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsiline dair karar verilmiş, hüküm davacı tarafça temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-İncelenen dosya kapsamına göre, davanın feragat nedeni ile reddine karar verildiği anlaşılmış olmakla birlikte, karar tarihinde geçerli bulunan ... 6.maddesinde yer alan “Anlaşmazlık, davanın konusuz kalması, feragat, kabul ve sulh nedenleriyle; delillerin toplanmasına ilişkin ara kararı gereğinin yerine getirilmesinden önce giderilirse, tarife hükümleriyle belirlenen ücretlerin yarısına, karar gereğinin yerine getirilmesinden sonra giderilirse tamamına hükmolunur“ hükmü gereğince, davanın feragat nedeni ile reddine dair
2013/22471-2013/32599
kararın, delillerin toplanmasına dair karar gereğinin yerine getirilmesinden evvel verildiği de dikkate alınarak, mahkemece dava değeri üzerinden davalı lehine tarife hükümleriyle belirlenen vekalet ücretinin yarısına hükmedilmesi gerekmekte iken ücretin tamamına hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması HUMK 436/2 maddesi hükmü gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenle, davacının sair temyiz itirazlarının reddine, 2.bentte açıklanan nedenle, kararın hüküm fıkrasında yer alan “Karar tarihindeki tarifeye göre hesap ve takdir olunan 3.670,00 TL vekalet ücretinin davalı lehine takdiri ile davacıdan alınarak davalıya verilmesine” cümlesindeki 3.670 TL ibaresinin hükümden çıkartılarak, yerine aynen “1.835 TL” ibaresinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 24.12.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.