Esas No: 2012/5901
Karar No: 2012/13070
Karar Tarihi: 21.11.2012
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2012/5901 Esas 2012/13070 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine ve davalı gerçek kişiler tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
2006 yılında yapılan kadastro sırasında ... Köyü, 164 ada 63 sayılı 39.712,28 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle incirlik niteliği ile davalıların miras bırakanı ... adına tesbit edilmiştir. Davacı Hazine, çekişmeli taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece davanın kısmen kabulüne yönelik verilen kararın davacı ve davalılar tarafından temyizi üzerine, Dairece bozulmuştur.
Hükmüne uyulan Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 06.05.2010 gün 2010/5212-6001 sayılı bozma kararında özetle “Hükme dayanak yapılan orman raporunun yetersiz olduğu, çekişmeli taşınmazın kadastro tesbit tarihinden 15 - 20 yıl öncesine ait memleket haritası ve hava fotoğrafındaki konumunun belirlenmediği, yörede yapılan orman kadastrosunun seri bazda yapılıp yapılmadığının tespit edilmediği, zilyetlik yoluyla taşınmaz edinme koşullarının yeterince araştırılmadığı, yörede yapılan orman kadastrosunun seri bazda yapılması halinde seri dışında kalan taşınmazlar yönünden orman kadastro komisyonunca herhangi bir inceleme yapılmadığından kesinleşen orman kadastrosundan söz edilemeyeceğinin gözetilmesi, bu sebeple eski tarihli ve kadastro tespit tarihinden 15-20 yıl öncesine ait memleket haritaları, hava fotoğrafları ve tahdit belgeleri getirtilerek taşınmaz başında yapılacak keşifte tüm belgelerin yöntemince uygulanarak taşınmazın orman sayılan yerlerden olup olmadığı, davalı yararına zilyetlik yoluyla taşınmaz edinme koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediğinin araştırılması, oluşacak sonuca göre karar verilmesi” gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra davanın kısmen kabulüne, dava konusu taşınmazın kadastro tesbitinin iptal edilerek fen ve orman bilirkişi tarafından ortak düzenlenen krokili raporda (A) ile işaretlenen kesiminin tesbit gibi davalı adına, (B) ve (C) ile işaretlenen bölümlerinin orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı Hazine ve davalı kişiler tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1968 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu, daha sonra 3402 sayılı yasa uygulamalarına esas olmak üzere yapılıp kesinleşmeyen aplikasyon ve 2/B madde uygulaması vardır.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Yasanın 16. maddesi ile 3402 sayılı Yasaya eklenen 36/A maddesi gereğince davalılardan onama harcı alınmasına yer olmadığına ve yatırdıkları peşin temyiz harcının istek halinde iadesine, Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 21/11/2012 gününde oybirliği ile karar verildi.