(Kapatılan)20. Hukuk Dairesi 2012/6247 E. , 2012/13051 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar Hazine, ... (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ve Kadastro Müdürlüğü vekili ile ..., ..., ... ve ... tarafından istenilmekle, dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı ... Yönetimi; ... Köyünde 2006 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında orman tahdidi içinde olan 244 adet taşınmazın Hazine adına orman rejimi dışına çıkarıldığı ve askı ilânlarının yapıldığını, orman rejimi dışına çıkarma görev ve yetkisinin orman kadastro komisyonlarına ait olduğunu iddia ederek,, işlemlerin iptali istemiyle kadastro müdürlüğünü taraf göstererek dava açmıştır. Mahkemece davaya bakma görevinin İdare Mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle davanın görev yönünden reddine karar verilmiş, Orman Yönetiminin temyizi üzerine Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 02.07.2008 gün ve 2008/7328 - 9740 sayılı Dairece bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; “Davanın 2/B madde uygulamasına itiraz niteliğinde olduğu, 6831 sayılı Yasanın 11. maddesine göre davaya bakma görevinin kadastro mahkemesine ait olduğu, mahkemece ... (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ile tesbit tutanaklarında isimleri yazılı hak sahipleri davaya dahil edilip husumet yaygınlaştırıldıktan sonra davanın esası hakkında karar verilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma kararına uyulmayarak direnme kararı verilmiş; Orman Yönetiminin temyizi üzerine, Hukuk Genel Kurulunun 03.06.2009 gün ve 2009/20-148 Esas-232 Karar sayılı ilâmıyla Daire kararında belirtildiği şekilde bozulmuştur. Mahkemece Hukuk Genel Kurulunun bozma kararına uyulmuş; 116 ada 46, 62, 63 ve 64 sayılı taşınmazlara ilişkin davalar ayrılarak yukarıdaki esasa kaydedilip ... (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ile kadastro tesbit tutanaklarında isimleri yazılı hak sahipleri davaya dahil edildikten sonra çekişmeli taşınmazların doğal ve gerçek anlamda nitelik kaybına uğramadıkları, insan eliyle zorla ormanın tahribi ile nitelik kaybının oluştuğu, el çekme halinde eski hale dönebilecekleri, 2/B madde koşullarını taşımadıkları, kadastro müdürlüğününde pasif dava ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle kadastro müdürlüğü aleyhine açılan davanın pasif husumet yokluğu yönünden reddine, diğer davalılara karşı açılan davanın kabulüne, dava konusu taşınmazların kadastro tesbitlerinin iptal edilerek orman niteliği ile Hazine adına tapuya tescillerine karar verilmiş, hüküm davalılardan Hazine, ... (Orman ve Su İşleri Bakanlığı), Kadastro Müdürlüğü vekili ile ..., ..., ... ve ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, 2/B madde uygulamasına ve kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 09.06.1969 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu, daha sonra 3402 sayılı Yasanın 5304 sayılı Yasa ile değişik 4.maddesi hükmü uyarınca yapılıp kesinleşmeyen aplikasyon ve 2/B madde uygulaması vardır.
1) ... ve ..."na mahkeme hükmü 21.06.2011 tarihinde tebliğ edilmiş, temyiz dilekçesi ise, 6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesinin yollamasıyla H.Y.U.Y.’nın 432. maddesinde öngörülen 15 günlük yasal süre geçirildikten sonra ... ve ... tarafından 07.07.2011 tarihinde verilmiştir. Süresinden sonra yapılan temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün ve 3/4 sayılı İnançları Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtayca da bu yolda karar verilebileceğinden, süresinden sonra yapılan temyiz isteminin reddi gerekmiştir.
2) Davalılar Hazine, ... (Orman ve Su İşleri Bakanlığı), Kadastro Müdürlüğü, ... ve ..."nün temyiz itirazlarına gelince; incelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman ve fen bilirkişiler tarafından hava fotoğrafı ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazların 31.12.1981 tarihinden önce doğal yoldan bilim ve fen bakımından orman niteliğini yitirmedikleri, 2/B madde koşullarını taşımayan yerlerden oldukları anlaşıldığına, 3402 sayılı Yasanın 31/3 maddesi gözetilerek vekalet ücreti takdir edildiğine ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: 1) Yukarıda birinci bentde açıklanan nedenlerle; davalılar ... ve ..."nun temyiz dilekçesinin süre yönünden REDDİNE, yatırdıkları peşin temyiz harçlarının istek halinde iadesine,
2) İkinci bentde açıklanan nedenlerle davalılar Hazine, ... (Orman ve Su İşleri Bakanlığı), Kadastro Müdürlüğü, ... ve ... "nün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Yasanın 16. maddesi ile 3402 sayılı Yasaya eklenen 36/A maddesi gereğince davalılar ... ve ..."den onama harcı alınmasına yer olmadığına ve yatırdıkları peşin temyiz harçlarının istek halinde iadesine 21/11/2012 gününde oybirliği ile karar verildi.