Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2012/7345 Esas 2012/11989 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/7345
Karar No: 2012/11989

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2012/7345 Esas 2012/11989 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)20. Hukuk Dairesi         2012/7345 E.  ,  2012/11989 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Yörede 1999 yılında yapılan genel arazi kadastrosu sırasında ... Köyü, 115 ada 160 parsel sayılı 11572,32 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, 342 ve 343 nolu vergi kaydına dayanılarak miktar fazlası olduğundan; 115 ada 176 parsel sayılı 1527,03 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, 68 nolu vergi kaydına dayanılarak miktar fazlası olduğundan; 115 ada 207 parsel sayılı 2422,22 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, 43 nolu vergi kaydına dayanılarak miktar fazlası olduğundan; 115 ada 177 parsel sayılı 814,41 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, 69 nolu vergi kaydına dayanılarak miktar fazlası olduğundan ve 115 ada 183 parsel sayılı 2000 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, 51 nolu vergi kaydına dayanılarak miktar fazlası olduğundan Hazine adına tesbit edilmiş olup; halen aynı şekilde tapuda kayıtlıdır. Davacı, taşınmazların bir kısmının babasından kaldığını ve bir kısmını da satın aldığını iddia ederek, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği iddiasıyla taşınmazların tapu kayıtlarının iptaliyle adına tescili talebiyle dava açmıştır. Mahkemece davanın kısmen kabulüyle 115 ada 160 ve 115 ada 207 parsellerin tapu kaydının iptaliyle 4 pay kabul edilerek 1 payın ..., 1 payın ..., 1 payın ... ve 1 payın ... adına, 115 ada 176 ve 115 ada 177 parsellerin tamamı ile 115 ada 183 parselin (B) ile gösterilen 1473,34 m2"lik kısmının tapu kaydının iptaliyle 16 pay kabul edilerek 4 payın ..., 4 payın ..., 4 payın ..., 1 payın ..., 1 payın ..., 1 payın ... ve 1 payın ... adına tapuya kayıt ve tesciline; 115 ada 183 parselin (A) ile gösterilen 526,66 m2"lik kısmına yönelik davanın reddi ile bu kısmın ... adına olan tapu kaydının iptaline ve bu kısmın orman sınırları içine alınmasına ve orman sınırının bu şekilde düzeltilmesine karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 3402 sayılı Yasanın 4. maddesi gereğince yapılan ve arazi kadastrosu ile birlikte ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu bulunmakta olup, çekişmeli taşınmazlar orman sınırları dışında bırakılmıştır .
    1) İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından orman kadastrosu, eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada, çekişmeli 115 ada 176 ve 177 parsel sayılı taşınmazların orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve adına tescil kararı verilen kişiler yararına 3402 sayılı Yasanın 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, Hazine yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile hükmün bu yönden onanması gerekmiştir.
    2) 115 ada 160 parsel sayılı 11572,32 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, 342 ve 343 nolu vergi kaydına dayanılarak; 115 ada 207 nolu parsel, 43 nolu vergi kaydına dayanılarak ve 115 ada 183 parsel sayılı 2000 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, 51 nolu vergi kaydına dayanılarak miktar fazlası olduğundan Hazine adına tesbit edilmişlerdir. Davacı, taşınmazların bir kısmının babasından kaldığını ve bir kısmını
    da satın aldığını iddia ederek, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği iddiasıyla taşınmazların tapu kayıtlarının iptaliyle adına tescili talebiyle dava açmıştır. Çekişmeli 115 ada 60 parsele revizyon gören 342 nolu vergi kaydı doğusunda yol, batısında dere, kuzeyinde envali maliye ve güneyinde çalılık okumakta olup, sabit sınırlı değildir. Aynı şekilde, 342 nolu vergi kaydı da sınırlarında envali maliye okumakta olup, sabit sınırlı değildir. 115 ada 183 parsele uygulanan 51 nolu vergi kaydı da doğusunda ve kuzeyinde Akif, batısında çalılık ve güneyinde Kamil okumakta olup, bu vergi kaydı da sabit sınırlı değildir. 115 ada 207 parsele uygulanan 43 nolu vergi kaydı ise 6250 m2 yüzölçümünde olup, sabit sınırlı değildir. Bu vergi kaydı, dava konusu parselle birlikte 115 ada 83 parsele de uygulanmış ve vergi kayıt miktarı kadar yer gerçek kişiler adına tesbit edilmiştir.
    Dosyada mevcut ziraatçı bilirkişi Lütfi Bekdemir tarafından düzenlenen bilirkişi raporundan çekişmeli 115 ada 160 parsel sayılı taşınmazın %30 - 35 eğimli olduğu, son 20-25 senedir ekilmediği, kullanılmadığı, zeminde otların yerleştiği ve taşınmazın içinde çam ve ardıç fidanlarının bulunduğu; 115 ada 183 parselin eğiminin %30 - 35 olduğu, taşınmazın 15-20 yıldır ekilmediği, kullanılmadığı, taşınmaz üzerinde yer yer meşe ağaç ve ağaççıklarının bulunduğu, yine aynı şekilde, 115 ada 207 parselin eğiminin %30 - 35 olduğu, taşınmazın 15-20 yıldır ekilmediği, kullanılmadığı, taşınmaz üzerinde yer yer meşe ağaç ve ağaççıklarının bulunduğu anlaşılmaktadır. Tesbit edilen bu bulgulara göre, dava konusu taşınmazların hak sahibi olduklarını iddia eden davacılar tarafından kullanılmadığı sabittir.
    Türk Medenî Kanunun 713. maddesi “Bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi,” ve 3402 sayılı Yasanın 14. maddesi “Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tesbit edilir.” demekle, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanılarak mülk edinme koşullarından birini en az 20 yıl süre ile taşınmaz malı kullanmak olarak belirlemiştir. Çekişmeli taşınmazlardan 115 ada 183 ve 207 parsel sayılı taşınmazların en az 15-20 yıldır, 115 ada 160 parsel sayılı taşınmazın en az 20 - 25 yıldır tarımsal amaçla kullanılmamış olması geçici terk sayılamayacağından ve adına tescil kararı verilen kişiler yararına 3402 sayılı Yasanın 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu kabul edilemeyeceğinden, davacı ..."ün davasının reddine ve 115 ada 160, 115 ada 207 ve 115 ada 183 parselle yönelik davaların reddine karar verilmesi gerekirken, aksi düşünce ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
    3) Kabule göre ise, mahkemece Orman Yönetimi davaya dahil edilmiştir. Ancak, Orman Yönetiminin davacı gerçek kişi tarafından açılan davaya da 3402 sayılı Yasanın 26/D maddesi gereğince usulüne uygun şekilde müdahalesi bulunmadığı halde, mahkemece Orman Yönetimine müdahil davacı sıfatı verilmiş olması ve karar başlığında müdahil davacı olarak gösterilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
    SONUÇ: 1) Yukarıda birinci bentde açıklanan nedenlere davalı Hazinenin 115 ada 176 ve 115 ada 177 parselle yönelik temyiz itirazlarının reddi ile bu parsellere yönelik hükmün ONANMASINA,
    2) İkinci ve üçüncü bentlerde açıklanan nedenlerle davalı Hazinenin 115 ada 160, 115 ada 183 ve 115 ada 207 parsellere yönelik temyiz itirazlarının kabulüyle bu parsellere yönelik olarak hükmün BOZULMASINA 01/11/2012 günü oybirliği ile karar verildi.





    Hemen Ara