Esas No: 2012/10699
Karar No: 2012/11839
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2012/10699 Esas 2012/11839 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ..., yörede 3402 sayılı Kanuna 5831 sayılı Kanunun 8. maddesi ile eklenen ek 4. maddesi gereğince yapılan kadastro sırasında 305 ada 64 sayılı parselin beyanlar hanesinde kendi kullanımında olduğu şerhi verilerek Hazine adına tespit edildiğini, ancak bu parselin devamı olan 305 ada 65 sayılı parselin cami yeri olarak ayrıldığını, cami yeri için 200 m² yeterli olduğu halde 914 m2 yerin ayrıldığını iddia ederek, fazla kısmın iptali ile kendi adına şerh verilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, dava konusu edilen 305 ada 64 sayılı parselin beyanlar hanesinde davacı adına şerh verildiği, davacının dava açmakta hukukî yararı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, 2/B madde uygulaması nedeniyle Hazine adına tesbiti yapılan taşınmazın beyanlar hanesindeki zilyetlik şerhine yönelik olarak açılmış kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Mahkemece, 305 ada 64 sayılı parselin beyanlar hanesinde davacı adına şerh verildiği, davacının dava açmakta hukukî yararı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, mahkemenin kabulü dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Davacı dava dilekçesinde, yörede yapılan kadastro sırasında 305 ada 64 sayılı parselin beyanlar hanesinde kendi kullanımında olduğu şerhi verilerek Hazine adına tespit edildiğini, ancak bu parselin devamı olan 305 ada 65 sayılı parselin cami yeri olarak ayrıldığını, cami yeri için 200 m² yeterli olduğu halde, 914 m2 yerin ayrıldığını iddia ederek, fazla kısmın iptali ile kendi adına şerh verilmesi istemiyle dava açmış olup; esasen dava ettiği parsel, 305 ada 65 sayılı parseldir. Bu parselle ilgili olarak davacının iddialarının araştırılması gerekirken, davanın yanlış değerlendirilerek hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ; Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacının temyiz itirazlarının kabulü ile usul ve yasaya aykırı olan hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine 18/10/2012 günü oybirliği ile karar verildi.