Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2022/6572 Esas 2022/13420 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
7. Ceza Dairesi
Esas No: 2022/6572
Karar No: 2022/13420
Karar Tarihi: 05.10.2022

Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2022/6572 Esas 2022/13420 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi, 5607 sayılı Kanuna muhalefetten suçlu bulunan sanık hakkında verilen hükümde bazı hukuki hatalar olduğunu tespit etti. Hatalar arasında, doğrudan zarar görmeyen bir kişinin hüküme katılması, suç tarihinde yürürlükte olan yasal düzenlemelerin dikkate alınmaması ve yanlış kanun maddelerinin uygulanması yer alıyor. Bu nedenlerle, yerel mahkemenin verdiği hüküm bozuldu. Temyiz eden Gümrük İdaresi vekilinin itirazları ise haklı bulundu ve hüküm temyize uygun olduğu belirtildi. Hükümde geçen kanun maddeleri şunlardır: 5607 sayılı Kanunun 3/11, 3/5, 3/10 maddeleri ve 13/1 madde yollamasıyla 5237 sayılı TCK'nun 54/4 maddesi, 6535 sayılı Kanunun 89. maddesi, 7242 sayılı Kanunun 61. ve 63. maddeleri, 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi.
7. Ceza Dairesi         2022/6572 E.  ,  2022/13420 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 5607 sayılı Kanuna muhalefet
    HÜKÜM : Hükümlülük, erteleme, müsadere

    Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
    I) Katılan ... vekilinin temyiz istemi yönünden yapılan incelemede;
    Suç tarihi ve ele geçirilen eşyanın niteliğine göre suçtan doğrudan zarar görmeyen ...’nun davaya katılmasına karar verilmesi hukuken geçersiz olup, hükmü temyize hak vermeyeceğinden, ... vekilinin temyiz inceleme isteğinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan CMUK’nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
    II) 5271 sayılı CMK'nun 260/1. maddesi gereğince, katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunan Gümrük İdaresi’nin hükmü temyize hakkı bulunduğu gözetilerek Gümrük İdaresi vekilinin temyiz istemi yönünden yapılan incelemede ise;
    1) Suçtan doğrudan zarar gören ve davaya katılma hakkı bulunan Gümrük İdaresi yargılamadan haberdar edilmeden ve davaya katılma imkanı tanınmadan gıyapta karar verilmesi,
    2) Suç tarihinde yürürlükte bulunan ve 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasanın 89. maddesiyle değişik 5607 sayılı Yasanın 3/11. maddesi delaletiyle anılan Yasanın 3/5. maddesi uyarınca temel ceza belirlendikten sonra, aynı Yasanın 3/10. madde ve fıkrası gereğince uygulama yapılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi,
    3) Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasanın 62.maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
    4) 24.11.2015 tarihli 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Kabule göre de;
    1) Doğrudan verilen adli para cezasının günlüğü 20,00 TL'den paraya çevrilmesi sırasında uygulama maddesi olan TCK'nun 52/2. maddesi yerine TCK'nun 52. maddesinin gösterilmesi suretiyle CMK'nun 232/6. maddesine muhalefet edilmesi,
    2) Suçtan doğrudan zarar görmeyen ve katılma hakkı bulunmayan EPDK'nun davaya katılan olarak kabul edilip lehine vekalet ücretine hükmolunması,
    3) Dava konusu kaçak eşyanın 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi yollamasıyla 5237 sayılı TCK'nun 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    4) Suça konu kaçak eşya hakkında KEMT varakasının düzenlettirilmemesi,
    Bozmayı gerektirmiş, suçtan zarar gören Gümrük İdaresi vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 05/10/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.









    Hemen Ara