Esas No: 2021/21750
Karar No: 2022/14046
Karar Tarihi: 10.10.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/21750 Esas 2022/14046 Karar Sayılı İlamı
7. Ceza Dairesi 2021/21750 E. , 2022/14046 K.Özet:
Ceza Dairesi'nin aldığı 2021/21750 E., 2022/14046 K. kararında, 5607 sayılı Yasaya muhalefet suçundan verilen hüküm temyiz edilmiş ve istinaf başvurularının esastan reddedildiği belirtilmiştir. Ancak kararın çeşitli noktalarında yanlış uygulamalar yapıldığı gerekçesiyle kararın bozulması gerektiği vurgulanmıştır. Bu yanlış uygulamalardan bazıları şunlardır:
- Tefrik kararı verilen sanık hakkında, benzer bir suçtan başka bir dosyasının bulunması gerekçesiyle yazılı şekilde tefrik kararı verilmesi.
- Tekerrüre esas alınan adli sicil kayıtlarının, uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığının araştırılmadan kullanılması.
- Olay sonrası el konulan kaçak sigaraların emanet kaydı bulunmadığı belirtilerek müsadere talebinin reddedilmesi.
- Suçun işlenmesinde kullanılan nakil araçlarının müsadere edilmesi ya da iadesine karar verilmesi gerektiği halde kararın sonucuna göre iyiniyetli 3. kişilerin başvurabileceği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi.
Kararda ayrıca, suça konu eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarındaki miktarın Devlet Hazinesine ödenmesi halinde verilecek cezada indirim uygulanacağı gibi konulara değinilmiş ve ilgili kanun maddeleri (5607 sayılı Yasa, 5237 sayılı TCK, 7242 sayılı Yasa) detaylı bir şekilde açıklanmıştır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜM : İstinaf Başvurularının Esastan Reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Katılan ... İdaresi’nin temyiz isteminin münhasıran suçun işlenmesinde kullanılan nakil araçlarına yönelik olduğu anlaşılmakla;
5271 sayılı CMK'nun 288 ve 294. maddelerinde yer alan düzenlemeler nazara alınıp, aynı Kanunun 289. maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleri ile sanık ... müdafiinin, sanık ...’in, sanık ...’ın ve katılan ... İdaresi vekilinin temyiz dilekçelerinde belirttikleri nedenler de gözetilerek, ... Bölge Adliye Mahkemesi 13. Ceza Dairesi tarafından gerçekleştirilen inceleme neticesinde vaki istinaf başvurularının esastan reddine ilişkin hükmün temyizi üzerine yapılan incelemede;
1-Hükümden sonra 15/04/2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği ve anılan madde uyarınca suça konu eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarındaki miktarın hüküm verilinceye kadar Devlet Hazinesine ödenmesi halinde verilecek cezada indirim uygulanacağının hüküm altına alındığı anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
Kabule göre de;
1-)Olay günü, yürütülen istihbari çalışmalar kapsamında edinilen bilgiler doğrultusunda oluşturulan uygulama noktasında durmayarak kaçan sanık ...’ın kullandığı ... plaka sayılı araçta 2.749 karton, hakkında tefrik kararı verilen ...’nin kullandığı ve olay sırasında kayden maliki olduğu ... plaka sayılı araçta 2.812 karton kaçak sigara yakalandığı, yine sanıklar ... ve ...’in de içinde bulundukları... plaka sayılı araçla diğer araçlara öncülük yaptıkları iddia olunan olay nedeniyle bahse konu tüm şahıslar hakkında ... Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2015/93 Esas sayılı iddianamesi ile dava açıldığı anlaşılmakla aralarında hukuki ve fiili bağlantı bulunan tüm şahıslar hakkında yargılamanın birlikte yürütülerek Yargıtay denetimine olanak verecek şekilde birlikte hükme bağlanması gerekirken ilk derece mahkemesinde yürütülen yargılama sırasında ... hakkında, benzer suçtan başka bir dosyasının bulunduğu belirtilerek yazılı şekilde tefrik kararı verilmesi,
2-)Sanık ...’ın tekerrüre esas alınan adli sicil kaydının 5607, sanık ...’in tekerrüre esas alınan adli sicil kaydının 4733 sayılı Yasaya Muhalefet suçundan verilen mahkumiyet hükümlerine ilişkin olduğu anlaşılmış olup, hükümden sonra 15.04.2020 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanıklar lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasanın 62.maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, sanıklar hakkında tekerrüre esas alınan ilamla ilgili öncelikle uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı mahkemesinden araştırılarak, neticesine göre söz konusu ilamların tekerrüre esas alınıp alınmayacağının değerlendirilmesi gerekmesi,
3-)Olay sonrası el konulan, akabinde el koyma kararı Sulh Ceza Hakimliğince onanan ve dosyada mevcut 08/09/2015 tarihli imha tutanağı ile imha edildiği anlaşılan kaçak sigaralar için 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi yollamasıyla TCK'nun 54/4. maddesi gereğince müsadere kararı verilmesi gerekirken, dosyada emanet kaydı bulunmadığı belirtilerek yazılı şekilde müsadere talebinin reddine karar verilmesi,
4-)... plaka sayılı araçta 2.749 karton, ... plaka sayılı araçta 2.812 karton kaçak sigara ele geçirilen olayda; yakalanan sigara miktarı ve sigaraların değeri nazara alındığında, nakil vasıtalarının müsadere edilebilmesi için 5607 sayılı Yasanın 13. maddesindeki şartların oluştuğunun, 5237 sayılı TCK'nun 54. maddesinde düzenlenen hakkaniyete de aykırılık bulunmadığının anlaşılması, ... plaka sayılı aracın olay tarihindeki kayden malikinin hakkında tefrik kararı verilen ..., ... plaka sayılı aracın olay tarihindeki kayden malikinin ise ... olduğu, ...’nin aracın kendisine ait olduğu yönündeki beyanı, ...’in ise talimat merciince 24/03/2017 tarihinde alınan “ ...a car işi ile uğraşırım. Sanıklardan ... tanımam. ...'ı tanırım. ... bir gün ... yerime gelerek bana açık kasa araç istediklerini inşaat için lazım 1 yıllığına ben kiralayacağım dedi. Bende gidip 1 tane araç aldım ve ... ile birlikte yanına bulunan kişilere kiraladım. Ancak ben sigara kaçakçılığı işi yapacaklarını bilmiyordum bana inşaat işi için lazım dediler. Olaydan sonra aracı geri getirdiler ben durumu öğrendiğim için bu aracı geri almam dedim ve aracı ...'e sattım parasını aldım. ... plakalı araç şu anda benim üzerime kayıtlı değildir. Müsadere edilmesi yada edilmemesi beni ilgilendirmiyor çünkü araç sahibi ben değilim” şeklindeki beyanı karşısında, suçun işlenmesinde kullanılan nakil araçlarının olay sırasında mevcut hukuki durumlarına göre değerlendirme yapılarak müsaderesine ya da iadesine karar verilmesi ve bununla yetinilmesi gerekirken, kararın sonucuna göre iyiniyetli 3. kişilerin her zaman hukuk mahkemelerine başvurabileceği de gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin, sanık ...’in, sanık ...’ın ve katılan ... İdaresi vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5271 sayılı CMK'nun 302/2. maddesi gereğince BOZULMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Yasanın 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK'nun 304. maddesi uyarınca dosyanın gereği için ... Asliye Ceza Mahkemesi'ne, kararın bir örneğinin bilgi için ... Bölge Adliye Mahkemesi 13. Ceza Dairesi'ne gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na TEVDİİNE, 10/10/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.