Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2022/6887 Esas 2022/13634 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
7. Ceza Dairesi
Esas No: 2022/6887
Karar No: 2022/13634
Karar Tarihi: 10.10.2022

Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2022/6887 Esas 2022/13634 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme, sanık hakkında verilen mahkumiyet hükmünü onaylarken, diğer sanığın hükmünün ise bozulmasına karar vermiştir. İlk sanık hakkında atılı suçun kanuna uygun olarak işlendiği, kanıtlarla desteklendiği ve cezanın kanuni bağlamda uygulandığı belirtilirken, diğer sanığın hükmü ise kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının yanlış şekilde uygulanması, zincirleme suç olup olmadığının belirlenmemesi, müsadere edilen eşyanın hukuki durumunun belirsizliği nedeniyle bozulmuştur.
Sanık ...'a yapılan ödeme ihtaratında yanıltılarak indirim oranının yanlış bildirilmesi nedeniyle hüküm bozulmuştur. Suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesindeki özellikler, fiillerin işleniş yer ve zamanı, fiiller arasında geçen süre, korunan değer ve yarar, hareketin yöneldiği maddi konunun niteliği, olayların oluş ve gelişimi ile dış dünyaya yansıyan diğer tüm özellikler birlikte değerlendirilip sanığın eylemlerini bir suç işleme kararının icrası kapsamında gerçekleştirip gerçekleştirmediği ve hakkında TCK'nun 43. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususlarının tartışılarak belirlenmesi gerektiği kararında belirtilmiştir.
Kararda, sanıkların mahkumiyetine karar verilmesine rağmen avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca vekalet ücretine hükmedilmediği ve bu nedenle de hüküm bozulmuştur. Kanun maddeleri olarak, kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale gelmesi ve 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra (1); zincirleme suçun tanımı ve TCK'nun 43. maddesi; müsadere edilen eşyanın huk
7. Ceza Dairesi         2022/6887 E.  ,  2022/13634 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet
    HÜKÜM :Hükümlülük, müsadere

    Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
    I. Sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik, anılan sanık ve katılan ... İdaresi vekilinin temyiz istemlerinin incelenmesinde;
    Yükletilen suçun sanık tarafından işlendiğinin kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
    Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun'da öngörülen suç tipine uyduğu,
    Cezanın kanuni bağlamda uygulandığı,
    Anlaşıldığından, katılan ... İdaresi vekili ve sanık ...'ın temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olmakla, temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
    II. Sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik, katılan ... İdaresi vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde;
    1. 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği, sanık ...'a soruşturma aşamasında etkin pişmanlık konusunda ihtarat yapılmadığı, bu cihetle kovuşturma aşamasında sanığa yapılan ödeme ihtaratında indirim oranının 1/2 olarak bildirilmesi gerekirken yazılı şekilde 1/3 olarak bildirilerek, sanığın yanıltılması suretiyle hüküm kurulması,
    2. Dairemizce de kabul gören Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 08/04/2014 tarih, 2013/7-591 Esas, 2014/171 Karar ve 16/05/2017 tarih, 2015/398 Esas, 2017/272 Karar sayılı kararlarında ayrıntıları belirtildiği gibi; suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesindeki özellikler, fiillerin işleniş yer ve zamanı, fiiller arasında geçen süre, korunan değer ve yarar, hareketin yöneldiği maddi konunun niteliği, olayların oluş ve gelişimi ile dış dünyaya yansıyan diğer tüm özellikler birlikte değerlendirilip sanığın eylemlerini bir suç işleme kararının icrası kapsamında gerçekleştirip gerçekleştirmediği ve hakkında TCK'nun 43. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususlarının tartışılarak belirlenmesi bakımından;
    Temyiz incelemesine konu bu dosyaya ilişkin suç tarihinin 27/05/2012, iddianame düzenleme tarihinin ise 18/06/2012 olduğu,
    Sanık hakkında Başkale 1. Asliye Ceza Mahkemesinde aynı tür suçtan açılan ve halen derdest olan mahkemenin 2020/217 Esas sayılı dosyasında suç tarihinin 13/06/2012, iddianame düzenleme tarihinin ise 20/06/2012 olduğu, anlaşılmakla;
    Bu dosyalardaki eylemlerin benzer suç vasfına yönelik olduğu gözetilerek suç tarihlerine ve işlenen suçun niteliğine göre adı geçen sanığın eylemlerinin TCK'nun 43. maddesi kapsamında zincirleme biçimde kaçakçılık suçunu oluşturup oluşturmadığının takdir ve değerlendirilmesi bakımından dosyaların incelenmesi gerektiğinde birleştirilmesi ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi,
    3. Suça konu kaçak eşyanın müsaderesi sırasında uygulama maddesi olan TCK'nun 54/4. madde ve fıkrası yerine TCK'nun 54. maddesinin gösterilmesi suretiyle CMK'nun 232/6. maddesine muhalefet edilmesi,
    4. Sanıkların mahkumiyetine karar verilmiş olmakla, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, kendisini vekille temsil ettiren katılan ... İdaresi lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi,
    Bozmayı gerektirmiş, katılan ... İdaresi vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 10/10/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.










    Hemen Ara