Esas No: 2021/23358
Karar No: 2022/14032
Karar Tarihi: 13.10.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/23358 Esas 2022/14032 Karar Sayılı İlamı
7. Ceza Dairesi 2021/23358 E. , 2022/14032 K.Özet:
Sanık hakkında firar suçu nedeniyle açılan davanın yapılan yargılamasında, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiştir. Ancak, gerekçeli karar, sanığın bildirdiği en son adrese çıktığında iade edilmesi üzerine tebligat usulsüz kabul edilmiş ve hüküm kesinleşmediği için denetim süresi başlamamıştır. Sanık hakkında öngörülen cezanın asli dava zamanaşımı süresi 8 yıldır ve sanığın temyiz itirazları yerinde görülen kararın bozulmasına, davanın zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine karar verilmiştir. Kanun maddeleri ise şu şekildedir:
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 66/1-e maddesi
- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 223/8. maddesi
- 6099 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanunu'nun 21/2. maddesi
- 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 21. maddesi
- 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi ve 1412 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 321. maddesi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Gerekçeli karar başlığında suç tarihlerinin sanığın firarda kaldığı tarihleri kapsayacak biçimde "10.12.2011-02.01.2012" şeklinde gösterilmesi yerine "10.12.2011" şeklinde yazılması mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım hatası olarak kabul edilmiştir.
Sanık hakkında firar suçunu işlediği iddiası ile açılan kamu davasının yapılan yargılaması neticesinde, 07.04.2015 tarihinde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, sanığın gıyabında verilen bu kararın, dosya kapsamına göre sanığın bilinen en son adresi olan ve yargılama aşamasında bildirilen adresine tebliğ edilmesi, bu adrese çıkartılacak tebligatın bilâ tebliğ iade edilmesi halinde ise 6099 sayılı Yasa ile değişik 7201 sayılı Yasanın 21/2. maddesi uyarınca MERNİS adresine tebligat yapılması gerekirken, sanığın duruşmada bildirdiği en son adresinden kısmen farklı bir adrese çıkan gerekçeli karar tebligatının iade edilmesi üzerine Tebligat Kanunu'nun 21. maddesine göre yapılan tebligatın usulsüz olduğu anlaşıldığından, sanık hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleşmediği, kararın kesinleşmemesi nedeniyle denetim süresinin başlamadığı ve denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlendiğinden bahisle hükmün açıklanma koşullarının bulunmadığı, dava zamanaşımının durmasının ve kesilmesinin de söz konusu olmadığı belirlenerek yapılan incelemede;
Sanık hakkında isnat edilen eylem için öngörülen cezanın türü ve miktarı açısından 5237 sayılı TCK'nun 66/1-e maddesi gereğince eylemin 8 yıllık asli dava zamanaşımı süresine tabi bulunduğu, zamanaşımını kesen en son işlem olan sanık hakkında ilk mahkumiyet hükmünün verildiği 30.04.2012 tarihinden itibaren 8 yıllık asli dava zamanaşımının temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmakla, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 5237 sayılı TCK'nun 66/1-e ve 5271 CMK'nun 223/8. maddeleri uyarınca sanık hakkındaki kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞÜRÜLMESİNE, 13.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.