Devlete ait mühürler ve damgalarla sair alametlerin taklidi - plaka düzenlenmesi ve kullanılması - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/9310 Esas 2015/640 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/9310
Karar No: 2015/640
Karar Tarihi: 04.05.2015

Devlete ait mühürler ve damgalarla sair alametlerin taklidi - plaka düzenlenmesi ve kullanılması - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/9310 Esas 2015/640 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme, devlete ait mühürler ve damgalarla sair alametlerin taklidi, plaka düzenlenmesi ve kullanılması suçundan dolayı verilen hükümlerin değiştirilmesine yer olmadığına karar vermiştir. Türk Ceza Yasası'nın 2/2. maddesi ile yerine yürürlüğe giren 5237 sayılı Türk Ceza Yasası'nın 7/2. maddesi gereği, suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise fail lehine olan kanunun uygulanması gerektiği belirtilmiştir. Mahkeme, suç işlendiği zaman yürürlükte bulunan 765 sayılı Türk Ceza Yasası'nın 333, 350 ve 512. maddeleri ile sonradan yürürlüğe giren 5237 sayılı Türk Ceza Yasası'nın temel cezanın tayini ile bireyselleştirilmesine ilişkin tüm hükümlerinin ortaya çıkan sonuçlarla birbiriyle karşılaştırılarak lehe yasanın belirlenmesi gerektiğini vurgulamıştır. Temyiz itirazları yerinde görüldüğünden hüküm BOZULMUŞTUR.
Kanun maddeleri:
- 765 sayılı Türk Ceza Yasası'nın 2/2. maddesi
- 5237 sayılı Türk Ceza Yasası'nın 7/2. maddesi
- 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 9. maddesi
- 5237 sayılı Türk Ceza Yasası'nın temel cezanın tayini ile bireyselleştirilmesine ilişkin tüm hükümleri
21. Ceza Dairesi         2015/9310 E.  ,  2015/640 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Devlete ait mühürler ve damgalarla sair alametlerin taklidi, plaka düzenlenmesi ve kullanılması
    HÜKÜM : Ceza değiştirilmesine yer olmadığına

    765 sayılı Türk Ceza Yasasının 2/2. maddesi ile bu yasa yerine yürürlüğe giren 5237 sayılı Türk Ceza Yasasının 7/2. maddesinde suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise fail lehine olan kanunun uygulanarak infaz olunacağı hüküm altına alınmıştır. 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun yürürlüğe konulmasına ilişkin usul ve esasları belirlemek amacıyla 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun kabul edilerek yürürlüğe girmiştir. Bu itibarla 5237 sayılı Yasanın yürürlüğe girdiği 01.06.2005 tarihinden önce verilen kararlarda, ortaya çıkan uyum sorunlarının giderilmesi, uygulanması gereken lehe Yasanın tespiti, 5237 sayılı Yasanın uygulanma ilkeleri geçici nitelikte bulunan 5252 sayılı Yasaya göre belirlenecektir. Anılan Yasanın 9. maddesinde “lehe yasanın derhal uygulanabileceği hallerde duruşma yapılmaksızın dosya üzerinde karar verilebileceği” kabul edilerek asıl olanın duruşma yapılması olduğu hükme bağlanmıştır. Maddede sözü edilen haller eylemin, tartışmasız olarak suç olmaktan çıkarılması, ceza sorumluluğunun kaldırılması veya belirlenen cezanın bir değerlendirme ve takdir gerektirmemesi gibi hallerdir. Mahkemece bir değerlendirme yapılarak suçun unsurlarının tayini takdir hakkı kullanılarak cezanın belirlenmesi veya kişiselleştirilmesinin gerektiği durumlarda, davaya katılan veya şikayetçiye de haber verilerek duruşma açılıp sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir.
    Bu itibarla; 5252 sayılı Yasanın 9. maddesi 1. fıkrası uyarınca usulüne uygun şekilde duruşma açılıp anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca da hükümlünün 765 sayılı TCK.nun 333, 350 ve 512. maddeleri gereğince cezalandırılmasına ilişkin kesinleşmiş mahkumiyet hükmü ile sonradan 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı Yasanın temel cezanın tayini ile bireyselleştirilmesine ilişkin tüm hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların denetime imkan verecek şekilde gösterilip birbiriyle karşılaştırılması suretiyle lehe yasanın belirlenip sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde dosya üzerinde karar verilmesi,
    Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca tebliğnamedeki isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 04.05.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.





    Hemen Ara