Esas No: 2009/12984
Karar No: 2010/4116
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2009/12984 Esas 2010/4116 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı paydaşlığın giderilmesi davasına dair karar davalılardan ... tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Uyuşmazlık, bir adet taşınmazın paydaşlığının giderilmesine ilişkindir. Mahkemece satış suretiyle paydaşlığın giderilmesine kararı verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz olunmuştur.
Borçlu ortağın alacaklısı İcra Hakimliğinden İ.İ.K.nun 121.maddesine göre alacağı yetki belgesine dayanarak borçlunun ortağı olduğu taşınmaz için ortaklığın giderilmesi davası açabilir. Bunun için icra hakiminden yetki belgesi alması zorunludur. İcra hakiminden yetki belgesi almadan doğrudan doğruya veya yetkisi olmayan İcra Müdürünün verdiği yetki belgesine dayanılarak dava açılması halinde dava hemen reddedilmeyip, icra hakiminden yetki belgesi almak üzere önel verilmelidir.
Bu şekilde açılacak davada borçlu ortak dahil tüm ortakların davaya dahil edilmeleri zorunludur.
Borçlu ortağın alacaklısı tarafından açılan davada birden fazla taşınmaz dava konusu edilmiş ise icra takibine konu borç miktarına göre dava tarihi itibariyle taşınmazlardan borçlu ortağın payına düşecek değerin tespit edilerek borca yetecek miktarda taşınmazın ortaklığının giderilmesine karar verilmesi, fazlaya ilişkin istemin reddedilmesi gerekir.
Davacı alacaklının ortaklığın giderilmesi davası açmasının koşulu elbirliği halinde mülkiyet hükümlerine tabi bir taşınmaz yada taşınmaz payı söz konusu olmasıdır.
Olayımıza gelince; davaya konu edilen ve satışına karar verilen 1 parsel sayılı taşınmaz tapu kaydına göre paylı mülkiyete tabi olup, 143/512 payın davalı borçlu ... adına kayıtlı bulunduğu anlaşılmıştır.Bu durumda paylı mülkiyete konu taşınmazdaki borçlunun müstakil payının haczi ve satışı mümkün bulunduğundan davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile satış kararı verilmesi doğru değildir.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 8.4.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.