Esas No: 2012/9650
Karar No: 2012/10766
Karar Tarihi: 27.09.2012
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2012/9650 Esas 2012/10766 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Taşınmaz üzerinde yapılan kadastro sırasında orman niteliği kaybeden ve Hazine adına tapuya tarla niteliğiyle kaydedilen taşınmazın orman vasfıyla kaydedilmesi için dava açılmıştır. Ancak, taşınmazın fiilen orman niteliği taşıyıp taşımadığı saptanamamıştır. Bu nedenle, mahkemece araştırma ve inceleme yapılması ve bilimsel verilere dayalı rapor alınması gerektiği belirtilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri; 3402 sayılı Yasa, 6831 sayılı Yasa ve 4999 sayılı Yasa’dır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki 3402 sayılı Yasaya eklenen 4. maddesi göre yapılan kadastro tespitine itiraz davasından dolayı yerel mahkemece verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 27/10/2011 gün ve 2011/13447-15837 sayılı ilamıyla düzeltilerek onanmasına karar verilmiş, süresi içinde davalı ... vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içindeki tüm belgeler incelenip gereği düşünüldü:
K A R A R
Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerde 3402 sayılı Yasanın Ek 4. maddesi uyarınca yapılan kadastro sırasında, ... ilçesi, ... köyü, 124 ada 553 parsel sayılı 404,97 m² yüzölçümündeki taşınmaz, 6831 sayılı Yasanın 2/B maddesi gereği orman niteliğini kaybedip, orman kadastro komisyonlarınca orman alanı dışına çıkarılan yerlerden olduğu gerekçesiyle, tutanağın beyanlar hanesine 2/B madde, kullanım şerhi ile taşınmazın 1. derecede arkeolojik sit alanı içerisinde kaldığına dair şerh verilerek Hazine adına tarla niteliğiyle tespit edilmiştir. Davacı ... Yönetimi, taşınmazın eylemli orman olduğu, üzerinde halen orman bitki örtüsü bulunduğu ve 2/B madde uygulamasıyla orman sınırı dışına çıkartma işleminin yasaya aykırı olup iptali gerektiği iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece, dava konusu Kısalar köyü, 124 ada 553 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile taşınmazın orman vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekili ve davalı kişi vekilinin temyizi üzerine Dairenin 27.12.2011 günlü kararıyla düzeltilerek ONANMIŞTIR.
Davalı ... vekili tarafından taşınmazın 2/B madde uygulamasıyla orman sınırları dışına çıkarılan yerlerden olduğu ve 2/B işleminin kesinleştiği, Orman Yönetimi tarafından 2/B işlemine süresi içinde itiraz edilmediği bildirilerek dairenin onanma kararının düzeltilmesini istemektedir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 3402 sayılı Yasanın ek 4. maddesine göre yapılan kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce yapılıp 21/10/2005 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır.
Davacı ... Yönetimi, taşınmazın eylemli orman olduğu, üzerinde halen orman bitki örtüsü bulunduğu ve 2/B madde uygulamasıyla orman sınırı dışına çıkartma işleminin yasaya aykırı olup, iptali gerektiği iddiasıyla dava açmış, Orman Yönetimi tarafından 2/B madde uygulamasına yönelik işlem kesinleştikten sonra taşınmazın 2/B madde şartlarını taşımadığı gerekçesiyle dava açılması mümkün değildir. Orman Yönetimi tarafından taşınmazın fiilen orman niteliğini taşıdığı iddiasıyla dava açılabilir ki, Orman Yönetimi dava dilekçesinde taşınmazın fiilen orman sayılan yerlerden olduğu iddiasında da bulunmuştur. Bu iddia 4999 sayılı Yasa kapsamında tahsis talebi olarak ta kabul edilebilir ve bu şekilde değerlendirilmelidir.
Bu durumda; çekişmeli taşınmazın fiilen orman niteliğini taşıyıp taşımadığının saptanması gerekmekte olup, mahkemece bu konuda yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli değildir. Bu nedenle; mahkemece önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve Orman Bakanlığı (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu
konuda uzman orman mühendisleri arasından seçilecek bir mühendis ve bir fen elemanı aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmazın fiili durumu, üzerindeki ağaçların yaşları ve cinsleri, toprak yapısı incelenmeli, fiili orman niteliği taşıyıp taşımadığı araştırılarak bilimsel verilere dayalı yeterli rapor alınmalı ve olaşacak sonuca göre karar verilmelidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulüyle, Dairemizin “27/12/2011” tarih ve “2011/13447 - 2011/15837 E.K sayılı onama kararının KALDIRILMASINA, 31/03/2011 tarih ve 2010/296 - 2011/146 sayılı yerel mahkeme kararının yukarıdaki gerekçe ile BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine 27/09/2012 gününde oybirliği ile karar verildi.