Esas No: 2021/9659
Karar No: 2022/14805
Karar Tarihi: 25.10.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/9659 Esas 2022/14805 Karar Sayılı İlamı
7. Ceza Dairesi 2021/9659 E. , 2022/14805 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, erteleme, müsadere, aracın müsaderesine yer olmadığına, tasfiye
Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
... plakalı nakil aracı hakkında kurulan hükmün incelenmesinde;
... plakalı nakil aracının sağ ve sol yanında bulunan orijinal olmadıkları anlaşılan ek depoları sökülerek sahibine iadesi yerine yazılı şekilde hüküm tesisi,
Yasaya aykırı, katılan ... İdaresi vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 322. maddesi uyarınca,
Hükmün nakil aracının iadesine ilişkin bendinin hükümden çıkartılarak yerine gelmek üzere hükme "5237 sayılı TCK'nun 54/3. maddesi gereğince suçta kullanılan ... plakalı nakil aracının sağ ve sol yanında bulunan orijinal olmadıkları anlaşılan ek depoları masrafı sanık ...'ten alınmak suretiyle sökülerek hak sahibine iadesine," ifadesinin eklenmesi ve sair kısımların aynen bırakılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II-Sanıklar hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
1-Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanıkların eylemlerinin 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/11. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra ise 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/11-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5, 3/10. madde ve fıkraları kapsamında bulunduğu;
Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanıklar lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla,
Suç tarihinde yürürlükte olan 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasa ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/11. maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/22, 5/2. maddeleri somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanıkların hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
2-Gün adli para cezasının paraya çevrilmesi sırasında uygulama maddesinin 5237 sayılı TCK'nun 52/2. maddesi yerine TCK'nun 50/1. maddesinin yazılması suretiyle CMK'nun 232/6. maddesine aykırı davranılması,
3-Sanıklar hakkında erteli 1 yıl, 8 ay hapis cezasına hükmolunduğu halde TCK'nun 53/1. maddesi gereğince hak yoksunluklarına hükmedilmemesi,
4-Dava konusu eşyanın müsaderesi ile yetinilmesi gerekirken söz konusu eşyanın tasfiyesine de hükmedilmesi,
5-Sanık ...'ın adli sicil kaydında yer alan ... 3. Sulh Ceza Hakimliği'nin 2013/1055 Esas, 2014/283 Karar sayılı ilamından aldığı hapisten çevrili 1000 TL adli para cezası tekerrüre esas adli sicil kaydı bulunduğu halde sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nun 58. maddesinin uygulanmaması,
6-Katılan lehine hükmolunan vekalet ücretinin, sanıklardan eşit olarak alınacağının hükümde belirtilmemesi,
7-Yargılama giderleri ile ilgili olarak, 5271 sayılı CMK'nun 324. maddesinin 2. fıkrasında "Hüküm ve kararda yargılama giderlerinin kimlere yükletileceği gösterilir.” şeklindeki açık hükmü ile Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu'nun 26/05/1935 gün ve 111/7 sayılı "yargılama giderleri hükmün tamamlayıcı parçası olduğundan ilamlarda açıklanmalı, kime yükletileceği belirtilmedir" ve yine Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu'nun 02/05/1966 gün ve 4/3 sayılı "tefhim edilmekle hükmün esasını oluşturan kısa kararda yargılama giderinin miktarı ve kime ne miktada yükleteceği belirtilerek, sanığın yükümlülüğü öğrenmesinin sağlanması ve bu sayede sanığın yargılama giderlerine karşı temyiz davası açıp açmama hususunda karar verme olanağı tanınması gerektiğini” belirten kararları karşısında, hükmün esasını oluşturan kısa kararda, sanıkların yükümlülüklerini öğrenmeleri ve buna göre yargılama giderleri yönünden temyiz yoluna başvurup başvurmayacakları hususunda karar vermelerine imkan tanımak için, yargılama giderlerinin kime yükleneceğinin ve bu yükümlülüğün ne miktar olacağının belirtilmesi gerektiği gözetilmeksizin kısa kararda yargılama gideri kısmı boş bırakılarak yargılama giderleri ile ilgili miktar açıklanmadan usul ve yasaya aykırı hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan ... İdaresi vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 25/10/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.