13. Hukuk Dairesi 2013/15178 E. , 2013/28201 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı Hazineye bağlı olan ... Defterdarlığı ve Vergi Dairesi’nin yaptığı ihale sonucu 06 S 6607 plakalı aracı satın aldığını, araç üzerinde rehin ve hacizler bulunması nedeniyle adına tescilinin yapılamadığını ileri sürerek 13.700,00-TL satış bedelinin faizi ile tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-6100 sayılı HMK’nun 294. maddesi gereğince mahkeme, yargılamanın sona erdiği duruşmada hükmü vererek tefhim eder. Hükmün tefhimi, her halde hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olur. Zorunlu nedenlerle sadece hüküm sonucunun tefhim edildiği hallerde, gerekçeli kararın tefhim tarihinden başlayarak bir ay içinde yazılması gerekir. HMK’nun 297/2. maddesi gereğince hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir. Yine HMK’nun 298/2. maddesi gereğince de, gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz. Kararın gerekçesi ile hükmün de birbirine uyumlu olması gerekir. Somut olayda kararın hüküm kısmında sadece davanın reddine karar verildiği yazılıdır. Kararın gerekçe kısmında hem böyle bir uyuşmazlığın çözümünde idari yargı yerinin görevli olduğu belirtilmiş, hem de trafik sicillerinin aleni olduğu, ileri sürülen ayıbın açık ayıp niteliğinde bulunduğu, davacının aracın yakalanıp bağlanması nedeniyle uğradığı zararları talep etmek yerine araç bedelini istediği gerekçesiyle davanın esastan reddine karar verilmiştir. Davanın hangi nedenle reddedildiğinin hüküm kısmında açıkça belirtilmesi gerekir. Davanın aynı hükümle hem usulden hem de esastan reddine karar verilemez. Bu husus, az yukarda açıklanan gerekçeli karar ve hüküm fıkrasının birbirine uygun olması gerektiğine ilişkin ilke ve yasa hükümlerine aykırı olup mahkemece, gerekçeli karar ile hüküm fıkrası arasındaki şüphe ve tereddüt giderilecek şekilde yeniden bir karar verilebilmesi için usul ve yasaya aykırı olan hükmün bozulması gerekir.
2-Bozma nedenine göre davacının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, 2. bent gereğince davacının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.