Esas No: 2012/1701
Karar No: 2012/6479
Karar Tarihi: 26.04.2012
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2012/1701 Esas 2012/6479 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Hükmüne uyulan Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 2010/16389-2146 sayılı 03.03.2011 günlü red - bozma kararında özetle: “1) Orman Yönetiminin temyiz itirazları yönünden;
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazların temyize konu bölümlerinin orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığa göre yerinde görülmeyen Orman Yönetiminin temyiz itirazlarının REDDİNE,
2) Hazinenin temyiz itirazlarına gelince; mahkemece çekişmeli taşınmazların temyize konu bölümlerinin orman sayılan yerlerden olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise, mahkemece yapılan inceleme ve araştırma hükme yeterli değildir. Şöyle ki; dava Orman Yönetimi tarafından orman iddiasıyla açılmış ve yargılama sırasında Hazine davaya katıldığına göre davalılar yönünden kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle mülk edinme koşulların araştırılması zorunludur.
Mahkemece böyle bir araştırma yapılmamıştır. Bu nedenle; yeniden yapılacak keşifte tarım uzman bilirkişi olarak ziraat mühendisine inceleme yaptırılıp, çekişmeli taşınmazların zilyetlikle kazanılabilecek kültür arazisi olup olmadığı belirlenip, bu yolda rapor alınmalı, komşu parsellerin tutanak ve dayanaklarının getirtilip uygulanması, bu taşınmazı sınır olarak nasıl nitelendirdiklerinin araştırılması, mahalli bilirkişi, tutanak bilirkişileri ve zilyetlik tanıklarının taşınmaz başında dinlenmesi, zilyetliğin ne zaman başladığı, kaç yıl, ne şekilde devam ettiğinin sorulup, kesin tarih ve olgulara dayalı açık yanıtlar alınıp, tespit tarihine kadar gerçek kişiler yararına zilyetlikle kazanma koşullarının oluşup oluşmadığının belirlenmesi, 3402 sayılı Yasanın 14. maddesi uyarınca, davalılar yanında, murisler yönünden de tapu sicil ve kadastro müdürlükleri ile mahkeme yazı işleri müdürlüğünden araştırma yapılıp, aynı Yasanın 03.07.2005 gün ve 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanma Yasası ile değiştirilen 14/2. maddesi gereğince sulu ve susuz olarak kazanılmış toprak miktarı belirlenip, yasanın getirdiği sınırlamanın aşılıp aşılmadığı saptanarak, toplanacak tüm kanıtlar birlikte değerlendirilip, ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulması” gereğine değinilmiştir. Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davanın kısmen kabulü ile 152 ada 140, 146 ve 152 parsel sayılı taşınmazların tamamının 152 ada 116,
taşınmazların bilirkişi rapor ve krokisinde (B) harfiyle işaretli bölümlerinin tespitteki niteliğiyle kararda gösterildiği şekilde zilyetleri adına; 152 ada 142 ve 172 parsel sayılı taşınmazların tamamının 152 ada 116, 117, 145, 153, 154, 155 ve 169 parsel sayılı taşınmazların bilirkişi rapor ve krokisinde (A) harfiyle işaretli bölümlerinin 101 ada 1 sayılı parsele eklenerek orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline ve karar verilmiş, hüküm katılan Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitine ve orman sınırlandırmasına itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde orman kadastrosu 5304 sayılı Yasa ile değişik 3402 sayılı Yasanın 4. maddesi hükmüne göre yapılmış ve çekişmeli taşınmazlar orman sınırları dışında bırakılmıştır.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Yasasının değişik 13/j maddesi uyarınca harç alınmasına yer olmadığına 26/04/2012 gününde oybirliği ile karar verildi.