4. Hukuk Dairesi 2019/3401 E. , 2020/815 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVALILAR : ... mirasçıları: 1-... 2-... 3-... vekili Avukat ...
Davacı Sağlık Bakanlığı vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... mirasçıları ... ve diğerleri aleyhine 07/01/2013 gününde verilen dilekçe ile rücuen tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 25/09/2019 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, rücuen tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, Şerife Can isimli hasta tarafından Kocaeli Devlet Hastanesinde uygulanan tıbbi ameliyatlarda hizmet kusuru olduğundan bahisle maddi ve manevi tazminat istemiyle Sağlık Bakanlığı aleyhine İdare Mahkemesinde dava açıldığını, davanın kısmen kabulüne karar verildiğini, karara istinaden başlatılan icra takibi sonrasında icra dosyasına ödeme yapıldığını, olayın oluşumunda kusurlu ve sorumlu bulunan Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. ..."dan zararın tazmini gerektiğini, ..."ın vefat etmesi nedeniyle mirasçılarına dava açıldığını belirterek ödenen tazminatın tahsilini istemiştir.
Davalılar, davanın husumet nedeniyle reddi gerektiğini, idarenin İdare Mahkemesinde yapılan yargılama sırasında sağlık çalışanlarının bir kusurunun bulunmadığını beyan ve ikrar ettiğini, bu ikrardan sonra kamu çalışanlarını sorumlu tutamayacağını, hastane ameliyathanesinin fiziki şartlarının enfeksiyon gelişmesine zemin hazırladığını, hastanın şeker hastası olup bağışıklık sisteminin kuvvetli olmadığını, ameliyathanenin sterilizasyonunun idarenin sorumluluğunda olduğunu belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu tarafından düzenlenen 17/12/2015 tarihli rapora göre davalılar murisinin meydana gelen olayda kişisel kusurunun bulunmadığı, davacı idarenin kusurlu olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Dosya kapsamından, davanın doktor hatası sebebiyle rücuen tazminat istemine ilişkin olduğu, mahkemece ATK Genel Kurulundan alınan 17/12/2015 tarihli raporda işbu davada davalılar murisi doktor ...’ın davaya konu olayda kişisel kusurunun bulunup bulunmadığı hususunda rapor tanzimi istendiği halde buna ilişkin herhangi bir belirleme yapılmadığı, yalnızca idare yönünden kusur belirlemesi yapıldığı anlaşılmaktadır. Şu durumda mahkemece, davalılar murisi doktor ...’ın dava konusu olaydaki kusur durumu belirlenmeden eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır. Kararın bu nedenle bozulması gerekir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına 24/02/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.