Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/10104 Esas 2022/15562 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
7. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/10104
Karar No: 2022/15562
Karar Tarihi: 03.11.2022

Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/10104 Esas 2022/15562 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık ...'ın yargılandığı dosyada, araçta yapılan aramada sanık ...'ın yanında bulunan sanık ...'ın suça konu sigaraları satın aldığı iddiasıyla ele geçirilmişti. Dosya kapsamı değerlendirildiğinde, sanık ... ile iştirak halinde müsnet suçu işleyen sanık ...'ın mahkumiyeti yerine savunmaya uygun olmayan, hatalı gerekçe ile beraat ettiği ve hüküm kısmında ... isminin yazıldığı tespit edildi. Ayrıca suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanıkların eyleminin 11.04.2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren halen yürürlükte bulunan 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5, 3/10. madde ve fıkraları kapsamında bulunduğu belirlendi. Hükümden sonra yayımlanan bir diğer yasa olan 7242 sayılı Yasa ise sanıklar lehine hükümler içermekteydi. Ancak yazılı şekilde hüküm kurulması ve diğer eksiklikler nedeniyle mahkeme kararı bozuldu. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: 5607, 6455, 6545, 7242 ve 5237 sayılı yasalar.
7. Ceza Dairesi         2021/10104 E.  ,  2022/15562 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 5607 sayılı Yasaya aykırılık
    HÜKÜM : Sanık ... hakkında hükümlülük, müsadere, sanık ... hakkında beraat

    Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
    I-Sanık ...’ın temyiz istemine yönelik yapılan incelemede;
    Kendisi hakkında verilen beraat hükmünü temyizde hukuki yararı bulunmadığından sanık ...’ın temyiz inceleme isteğinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
    II- Katılan ... İdaresi vekilinin münhasıran sanık ... hakkındaki beraat hükmüne yönelik ve sanık ...'ın mahkumiyetine yönelik temyiz istemleri üzerine yapılan incelemesinde;
    1- Dosya içinde bulunan 21.02.2014 tarihli tutanakta; sanık ...’ın yolcu, sanık ...’ın sürücü olarak bulunduğu araçta önleyici arama kararı ile yapılan aramada, aracın bagaj kısmında toplam 221 karton kaçak sigaranın ele geçirilmesi şeklinde gerçekleşen olayda; sanık ...’ın aşamalarda değişmeyen savunmasında, sanık ...’ın sigara alması için birlikte Nusaybin’e gittiklerini, yanında bulunan sanık ...’ın suça konu sigaraları satın aldığını ve birlikte tekrar yola çıktıkları şeklindeki savunması karşısında; akraba olan sanıkların aşamalardaki beyanları, ele geçen eşyanın miktarı ile dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, sanık ... ile iştirak halinde müsnet suçu işleyen sanık ...’ın mahkumiyeti yerine, savunmaya uygun olmayan, hatalı gerekçe ile yazılı şekilde beraatine karar verilmesi ve gerekçeli kararın hüküm kısmında ... isminin yazılması,
    2- Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanıkların eyleminin 11.04.2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren halen yürürlükte bulunan 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5, 3/10. madde ve fıkraları kapsamında bulunduğu;
    Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanıklar lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca, kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği ve anılan madde uyarınca suça konu kaçak eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarındaki miktarın hüküm verilinceye kadar Devlet Hazinesi’ne ödenmesi halinde verilecek cezada indirim uygulanacağının hüküm altına alındığı gözetilerek,
    Suç tarihinde yürürlükte olan 6455 sayılı yasa ile değişik 5607 sayılı Yasa ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/22, 5/2. madde ve fıkralarının somut olaya uygulanarak, belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanıkların hukuki durumunun tayin ve takdiri ile, 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
    Kabule göre de;
    1- Sanık ... hakkında suç tarihinde yürürlükte bulunan ve 11.04.2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmeden, suç tarihinde yürürlükte bulunmayan 6545 sayılı yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18. gereğince gereğince yazılı şekilde hüküm kurulması,
    2- Dairemizce de kabul gören Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 08.04.2014 tarih ve 2013/7-591 Esas, 2014/171 Karar sayılı ve 16.05.2017 tarih ve 2015/398 Esas, 2017/272 Karar sayılı kararlarında ayrıntıları belirtildiği gibi; suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesindeki özellikler, fiillerin işleniş yer ve zamanı, fiiller arasında geçen süre, korunan değer ve yarar, hareketin yöneldiği maddi konunun niteliği, olayların oluş ve gelişimi ile dış dünyaya yansıyan diğer tüm özellikler birlikte değerlendirilip, sanıkların eylemlerinin bir suç işleme kararının icrası kapsamında gerçekleştirip gerçekleştirmediği ve hakkında TCK'nun 43.maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususlarının tartışılarak belirlenmesi bakımından;
    Temyiz incelenmesine konu bu dosyaya ilişkin suç tarihinin 21.02.2014, iddianame düzenleme tarihinin ise 07.05.2014 olduğu,
    Sanıklar ... ile ... hakkında;
    UYAP kayıtlarının incelenmesi sonunda; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2022/122683 sırasında kayıtlı Midyat 1. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2020/497 Esas, 2021/1054 Karar sayılı dosyasında suç tarihinin 03.03.2014, iddianame tarihinin 12.05.2014 olduğu,
    Sanık ... hakkında
    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2022/62792 sırasında kayıtlı Midyat 1. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2021/62 Esas, 2022/41 Karar sayılı dosyasında suç tarihinin 29.03.2014, iddianame tarihinin 23.04.2014 olduğu,
    Bu dosyalardaki eylemin benzer suç vasfına yönelik olduğu gözetilerek suç tarihine ve işlenen suçun niteliğine göre adı geçen sanıkların eylemlerinin TCK'nun 43. maddesi kapsamında zincirleme biçimde kaçakçılık suçunu oluşturup oluşturmadığının takdir ve değerlendirilmesi bakımından dosyaların incelenmesi, gerektiğinde birleştirilmesi ve sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi,
    3- TCK'nun 53. maddesinin uygulanması açısından 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 E. - 2015/85 K. sayılı kararı gözönünde bulundurularak hüküm oluşturulmasının gerektiğinin gözetilmemesi,
    4- Sanıklardan ... hakkında mahkumiyet kararı verildiği cihetle, Gümrük İdaresi lehine tayin olunan vekalet ücretinden sanık ...’ın da sorumlu olduğundan bahisle yazılı şekilde hüküm tesisi,
    Yasaya aykırı, sanık ... ile katılan ... İdaresi vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 03.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.




    Hemen Ara