Esas No: 2022/4135
Karar No: 2022/15704
Karar Tarihi: 07.11.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2022/4135 Esas 2022/15704 Karar Sayılı İlamı
7. Ceza Dairesi 2022/4135 E. , 2022/15704 K."İçtihat Metni"
Çekle ilgili karşılıksızdır işlemi yapılmasına sebebiyet verme suçundan sanıklar ... ve ...'ın, 5941 sayılı Çek Kanunu'nun 5/1 ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 52/2. (3'er kez) maddeleri gereğince 127.000,00 TL, 30.000,00 TL. ve 93.000,00 Türk Lirası adlî para cezaları ile cezalandırılmalarına dair Kayseri 6. İcra Ceza Mahkemesinin 28/10/2021 tarihli ve 2021/332 esas, 2021/583 sayılı kararı aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığından verilen 01/04/2022 tarihli kanun yararına bozma istemini içeren dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 12/05/2022 tarihli ve KYB. 2022/54082 sayılı ihbarnamesi ile daireye verilmekle okundu.
Mezkür ihbarnamede;
Benzer bir olaya ilişkin Yargıtay 19. Ceza Dairesinin 08/04/2019 tarihli ve 2018/4527 esas, 2019/6821 karar sayılı ilamında " ...dosyada mevcut çek sureti üzerinde yapılan incelemede, muhatap bankanın her bir çek yaprağı için ödemekle yükümlü olduğu miktar düşüldükten sonra karşılıksız kalan miktar 158.590,00 TL olduğundan sanığın, neticeten 158.590,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına," ibaresi yazılmasına, hükmün B) bendinin diğer kısımlarının aynen bırakılmasına, infaza dair hükümlerin bu miktar üzerinden uygulanmasına..." şeklinde belirtildiği üzere, sanıklar hakkında bankanın kanunen ödemekle yükümlü olduğu miktar düşüldükten sonra karşılıksız kalan çek bedeli kadar adli para cezasına hükmedilmesi gerektiği,
Somut olayda, şikâyete konu 30/04/2021, 10/05/2021 ve 31/05/2021 keşide tarihli, Halkbank Küçükköy Sanayi Şubesine ait ve 127.000,00, 30.000,00 ve 93.000,00 Türk lirası bedelli çeklerin bankaya ibrazında karşılıklarının bulunmadığının çeklerin arka yüzüne şerh düşüldüğünün anlaşılması karşısında, 5941 sayılı Kanun'un 3/3-a-1 maddesi uyarınca Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası tarafından 2021 yılı içi belirlenen muhatap bankanın, hamile süresinde ibraz edilen her çek yaprağı için ödeme yapmakla yükümlü olduğu 2.670,00 Türk lirasının, çek bedelleri olan 127.000,00, 30.000,00 ve 93.000,00 Türk lirasından mahsup edildikten sonra, sanıkların bu çeklerin karşılıksız kalan kısmı olan 124.330,00, 27.330,00 ve 90.330,00 Türk Lirası adli para cezaları ile cezalandırılmaları yerine, fazla ceza tayin edilerek yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiş ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozmaya atfen ihbar olunmuş bulunmakla Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Sanıkların üzerine atılı suçu ihdas eden 5941 sayılı Yasanın 5/1. maddesinde, suçun unsurlarının “Üzerinde yazılı bulunan düzenleme tarihine göre kanuni ibraz süresi içinde ibrazında, çekle ilgili olarak “karşılıksızdır” işlemi yapılmasına sebebiyet veren kişi hakkında, hamilin şikâyeti üzerine, her bir çekle ilgili olarak, binbeşyüz güne kadar adli para cezasına hükmolunur…” şeklinde belirlendiği, kanuni ibraz süresinin ise 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 796/1. maddesinde “Bir çek, düzenlendiği yerde ödenecekse on gün; düzenlendiği yerden başka bir yerde ödenecekse bir ay içinde muhataba ibraz edilmelidir.” şeklinde düzenlendiği, dosyanın tetkikinde, 127.000 TL bedelli çekin 30/04/2021 tarihinde İstanbul’da keşide edildiği ve fakat bir aylık süreden sonra 03/06/2021 tarihinde muhatap bankanın
Kayseri’deki bir şubesinde ibraz edildiği cihetle, kanuni süresinde ibraz edilmediği anlaşılan çekle ilgili olarak atılı suçun oluşmayacağı,
Hususunda da kanun yararına bozma isteminde bulunup bulunulmayacağının değerlendirilmesi için Adalet Bakanlığı'na gönderilmek üzere dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 07/11/2022 tarihinde, oy birliğiyle karar verildi.