Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2022/7253 Esas 2022/15813 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
7. Ceza Dairesi
Esas No: 2022/7253
Karar No: 2022/15813
Karar Tarihi: 08.11.2022

Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2022/7253 Esas 2022/15813 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Bir şirketin 1567 sayılı Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında Kanun’a aykırılık eylemi nedeniyle uygulanan idari para cezasına yönelik yapılan itiraz reddedilmiştir. Ancak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın kanun yararına bozma istemi sonrası dosya incelenmiş ve kabahat işleyen firmanın düzenlemelere aykırılık yaptığı sonucuna varılmıştır. Kararda, Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında Kanunun 3/3. maddesi, 32 sayılı kararının 10. maddesi ve 2018-32/48 nolu Tebliğin 8/4. ve 10/1-a maddeleri detaylı bir şekilde açıklanmıştır.
7. Ceza Dairesi         2022/7253 E.  ,  2022/15813 K.

    "İçtihat Metni"



    1567 sayılı Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında Kanun’a aykırılık eyleminden dolayı kabahatli MBA Tekstil Sanayi ve Dış Ticaret Ltd. Şti. hakkında Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığının 02/03/2021 tarihli ve 2021/6 idari yaptırım defter, 2021/232 sayılı kararı ile uygulanan 22.261,00 Türk lirası idarî para cezasına yönelik başvurunun kabulü ile idari yaptırım karar tutanağının iptaline ilişkin Bakırköy 7. Sulh Ceza Hakimliğinin 08/07/2021 tarihli ve 2021/1625 değişik iş sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine dair merci BAKIRKÖY 1. Sulh Ceza Hakimliğinin 16/07/2021 tarihli ve 2021/4662 değişik iş sayılı kararı aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığından verilen 27.06.2022 tarihli kanun yararına bozma istemini içeren dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 18.07.2022 tarihli ve KYB. 2022-96820 sayılı ihbarnamesi ile daireye verilmekle okundu.
    Mezkür ihbarnamede;
    1567 sayılı Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında Kanunun 3/3. maddesinde yer alan, "Her türlü mal, kıymet, hizmet ve sermaye ithal ve ihraç edenler veya bu işlere aracılık edenlerden bu işlemlerinden doğan alacaklarını 1'inci maddeye göre alınan kararlardaki hükümlere göre ve bu kararlarda tayin edilen süreler içinde yurda getirmeyenler, yurda getirmekle yükümlü oldukları kıymetlerin rayiç bedelinin yüzde beşi kadar idarî para cezasıyla cezalandırılırlar. İdarî para cezasına ilişkin karar kesinleşinceye kadar alacaklarını yurda getirenlere, birinci fıkra hükmüne göre idarî para cezası verilir. Ancak, verilecek idarî para cezası yurda getirilmesi gereken paranın yüzde ikibuçuğundan fazla olamaz." şeklindeki,
    Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 sayılı kararı 10. maddesinde yer alan, "Uluslararası nakliyat, bankacılık, sigortacılık, dışarıya yaptırılan hizmetler ve diğer görünmeyen işlemlerle ilgili olarak yurt dışına Türk parası transferleri ile döviz tahsis ve transferleri ve efektif satışları Merkez Bankası'nca belirlenecek usul, esas ve limitler çerçevesinde bankalarca yapılır." şeklindeki,
    Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkındaki 32 sayılı karara ilişkin 2018-32/48 nolu Tebliğin 8/4. maddesinde yer alan, "Mücbir sebeplerin varlığı halinde, mücbir sebebin devamı müddetince altışar aylık dönemler itibarıyla ilgili Vergi Dairesi Başkanlığınca veya Vergi Dairesi Müdürlüğünce ek süre verilir." şeklindeki ve 10/1. maddesinde yer alan, "a) 100.000 ABD doları veya eşitini aşmamak üzere, mücbir sebeplerin varlığı dikkate alınmaksızın beyanname veya formda yer alan bedelin %10’una kadar noksanlığı olan (sigorta bedellerinden kaynaklanan noksanlıklar dahil) ihracat hesapları doğrudan bankalarca ödeme şekline bakılmaksızın...terkin edilmek suretiyle kapatılır." şeklindeki düzenlemeler nazara alındığında,
    18/01/2019 tarihli ve 19343100EX035538 sayılı Gümrük Beyannamesi ile yapmış olduğu ihracata dair 79.918,56 Usd tutarındaki bedeli 180 gün içinde yurda getirmeyen kabahatli hakkında, anılan Kanun'un 3/3. maddesi uyarınca uygulanan idari para cezasına yönelik başvurunun kabulüne karşı yapılan itirazın reddine karar verilmiş ise de;
    Dosya kapsamına göre, idari yaptırım kararının kaldırılmasına dair gerekçe olarak, kabahatli firma tarafından gerçekleştirilen 79.918,56 Usd tutarındaki ihracaat bedelinin yurda getirilmeyen tutarının Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karara ilişkin 2018-32/48 nolu Tebliğin 10/1-a bendindeki muafiyet sınırı içerisinde kaldığının belirtildiği,
    Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası'nın 16/01/2020 tarihli ihracat genelgesinin "Terkin" başlıklı 28/6. maddesinde "Bu maddenin birinci fıkrasının (a) ve (b) behklerindeki bankalar tarafından terkin edilmek suretiyle kapatılacağı belirtilen İhracaat Hesapları ilgili Vergi Dairesi Başkanlığına veya Vergi Dairesi Müdürlüğü'ne bildirilmeksizin doğrudan bankalarca terkin edilir." hükmü gereğince kabahat işleyen firmanın anılan bedeli yurda getirmediği ve 2018-32/48 nolu Tebliğin 10/1-a bendindeki muafiyet sınırı içerisinde kalan ihracaat bedelinin aracı banka tarafından terkin edilmediği gibi kabahatli firmanın Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karara ilişkin 2018-32/48 nolu Tebliğin 8/4. maddesi gereğince ilgili Vergi Dairesi Müdürlüğünce gönderilen ve tebliğ edilen 90 gün süreli ihtarnameye cevap vermemek suretiyle 1567 sayılı Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında Kanunun 3/1. maddesini ihlal ettiği gözetilmeksizin, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde
    isabet görülmemiş ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozmaya atfen ihbar olunmuş bulunmakla Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
    Dosya içerisinde yer alan gümrük beyannamesi ve İhracat Bedeli Kabul Belgesi ile Hakimlikçe yapılan inceleme ve değerlendirme uyarınca varılan sonuç hukuka uygun bulunup, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği yerinde görülmediğinden, CMK'nun 309. maddesi uyarınca kanun yararına kararın bozulmasına dair talebinin REDDİNE, 08/11/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.













    Hemen Ara