Esas No: 2022/479
Karar No: 2022/4885
Karar Tarihi: 22.06.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2022/479 Esas 2022/4885 Karar Sayılı İlamı
12. Ceza Dairesi 2022/479 E. , 2022/4885 K.Özet:
Davanın dayanağı, davacının uyuşturucu imal ve ticareti suçundan 435 gün gözaltında ve tutuklu kalmasına ilişkindir. Davacı, 132.000 TL maddi ve 30.000 TL manevi tazminat talebinde bulunmuş, yerel mahkeme ise 84.941,34 TL maddi ve 7.000 TL manevi tazminat ödenmesine hükmetmiştir. Yapılan temyizler sonucunda, maddi tazminatın 7.293,83 TL'ye yükseltilmesi, manevi tazminatın belirli ölçütlere göre takdir edilmesi, maddi ve manevi tazminata yasal faiz uygulanması gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenle hüküm, isteme aykırı olarak bozulmuştur. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: 5271 sayılı CMK'nın 142. maddesi, 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi ve 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Hüküm : Davacının davasının kısmen kabulüyle; 7.293,18 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Tazminat talebinin dayanağı olan Adana 6. Ağır Ceza Mahkemesinin 2011/136 Esas - 2013/52 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti suçundan 18.02.2008 – 28.04.2009 tarihleri arasında 435 gün gözaltında ve tutuklu kaldığı, yapılan yargılama beraatine hükmedildiği, hükmün 05.04.2013 tarihinde kesinleştiği, gözaltı ve tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK'nın 142. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye davanın açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu;
Davacının 132.000,00 TL maddi, 30.000,00 TL manevi tazminatın ıslah edilerek gözaltına alınma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece 84.941,34 TL maddi, 7.000,00 TL manevi tazminatın tahliye tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedilmesi üzerine dairemizce yapılan incelemede manevi tazminatın eksik olduğu, tutuklama müzekkeresinin infaz görüp görmediğinin araştırılması gerektiği, ıslah talebinin davalıya tebliğ edilmediği, davacı tarafından dosyaya sunulan maddi tazminata dayanak teşkil eden belgelerin doğruluğunun araştırılmadığı, davacının işten ayrılma sebebinin uygulanan koruma tedbirinden kaynaklanıp kaynaklanmadığının belirlenmesi gerektiği ve davacı tarafından gözaltından faiz talep edilmesine rağmen tahliye tarihinden itibaren faize hükmedildiği gerekçeleri ile hükmün bozulması üzerine yerel mahkemece duruşma açılıp, bozma ilamı doğrultusunda gerekli tahkikatlar yapılarak 7.293,18 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminatın tahliye tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verildiği anlaşılmakla;
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davalı vekilinin ve davacı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Maddi tazminatın, davacının haksız tutuklu kaldığı döneme ilişkin net asgari ücret üzerinden hesaplanan "7.200,83" TL yerine, bu miktarın üstünde kalacak şekilde "7.293,83" TL olarak tayin edilmesi suretiyle, davacı lehine fazla maddi tazminata hükmolunması,
2-Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, davacı lehine hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar faizi ile birlikte elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nesafet ilkelerine uygun, makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda eksik manevi tazminata hükmolunması,
3-Dairemizin 20.11.2017 tarihli ve 2017/345 Esas, 2017/9080 Karar sayılı bozma ilamında da belirtildiği üzere, gözaltı tarihinden itibaren faize hükmedilmesi talep edildiği dikkate alınmadan, kabul edilen maddi ve manevi tazminat miktarlarına tahliye tarihinden itibaren yasal faize hükmolunması,
Kanuna aykırı olup, davacı vekilinin ve davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 22.06.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.